Yiğidim,esmerim,deli yüreklim,
Sen gibi değer bileni hiç görmedim,
Bir damla gözyaşım düşmesin diye,
Karanlığı yırtıp,dağları deldin geldin.
Neden,neden bana bu sevgi niçin?
Değer miyim ki bu emeklerin için?
Bir ayak sesi duymayayım
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Devamını Oku
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Gitsem diyorum, biraz ölsem
İskelenin en ucundaki, en gıcırtılı tahtanın üstüne oturmuş, denizdeki nereye gittiklerini bilmediğim, bilmeyi de istemediğim parlak renkli balıklara bakıyorum. Bir süre izleyebiliyorum ancak onları, sadece bir yere kadar görebiliyorum, sonrası görünmüyor.
Nedense her düşüncemin arkasına bir olumsuzluk eki katılıyor bu günlerde... Devrik düşüncelerle pekiştiriyorum bu ruh halini. Düşüncelerimin bağlaçları yok, sırf kafiyeli olsun diye kurulmuş iki yabancı cümle gibi birbirinden kopuk ve anlamsızlar... Hava sıcak, su ılık, toprak soğuk, ben yanıyorum. Gitsem diyorum, şöyle yağmurları olan uzak bir yerlere...
Günahlar gözyaşlarında yıkanır, diyor birisi, yağmurlar kadar çok gözyaşları istiyorum o zaman diyorum içimden... ve eğer ağlayabilseydim ne yağmuru ne de küçük bir ağacın en küçük yaprağına düşen yağmur damlasının süzülüşünü bu kadar çok sevmezdim herhalde...
Gitsem diyorum, balıklarda gitti zaten.
Yıllardır tanıdığım, bana yabancı olan bu evin derin sessizliğinde aslında normal çıkan bütün seslere bile bile kulak verip, kendi kendimi bile bile korkutuyorum. Sonra korkuları susturmak için, kendi kendimi susturup sadece yüreğimi seslendiriyorum, çünkü duymak düşünmekten daha az üzüyor insanı.
Yüreğini ve beynini sırtlanmış, yükünden yorgun adamların halleri geliyor aklıma.
Herkes uyurken korkuyorum, sessizlikten, sessizliğimden... Gitsem diyorum acıları alıp, yalnızlığa sarılmaya..
Yıllardır bilip tanıdığın, yanlış şehirde, doğru otobüse binip, yanlış durakta indiğini fark ettiğinde yürümek zorunda kalmış gibi, geçte olsa gitsem diyorum...
Ve senden daha değersiz olan anlamsız şeylerin bekçiliğini bırakıp, ayağını acıtan ayakkabılara, sıcağa, fırtınaya rağmen ne varsa yakıp yıkıp ardına bakmadan yürümek gibi... Gitsem diyorum biraz, ölsem...
SEVGİ NE KADAR KUTSAL BİRŞEY OLDUĞUNU BU ŞİİRİ OKUYUNCA İNSAN DAHADA ANLIYOR TEBRİKLER Hasan Öztürk
Yiğidim,esmerim,deli yüreklim,
Sen gibi değer bileni hiç görmedim,
Bir damla gözyaşım düşmesin diye,
Karanlığı yırtıp,dağları deldin geldin.
Neden,neden bana bu sevgi niçin?
Değer miyim ki bu emeklerin için?
Ne dersen de güvenim sonsuz sana,
Tut elimden yanımdan gitme hiç ALİ'M...
Ali,ye olan sevginizin daim olması dileklerimle,,yüreğinizdeki sevgiler daim olsun,,
ne güzel yazmışsın aline
bal mı sürmüşler diline
zarar gelmesin gülüne.
tebrikler.çok güzeldi.
yaa!
yürekten seslenişine
saygılar,
akde vefana teşekkürler,
verilen emeğe sahip çıkışına
gönül dolusu
temenniler
İbrahim Çelikli
Neden,neden bana bu sevgi niçin?
Değer miyim ki bu emeklerin için?
Ne dersen de güvenim sonsuz sana,
Tut elimden yanımdan gitme hiç ALİ'M...
bir türkü vardı üniversite çağımda onu hatırlattın ya
sağol
tebrikler
güzeldi.. kutlarım..
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta