Yaşadığım bölgenin bir övünç kaynağısın
Çünkü sen bilim-teknik ve doğa’nın malısın
Var olsun seni yapan ve de yaptıranlara
Hamzadere Barajı sen bölgemin GAP’ısın
Kocahıdır, Koyuntepe,Yapıldak ve Akhoca
Hastane Caddesi’ndeki top akasyalar
Her bahar saçını yeşile boyar
Top başlı, gür saçlı endamlarıyla
Gelip geçen herkese mutluluk saçar
Ne zaman yanlarından geçecek olsam
Ölçüsüz çoğalan biz
Dünyaya sığmayan biz
Hayvanların evini
Başlarına yıkan biz
Ağaçları kesen biz
Ölçüsüz çoğalan biz
Dünyaya sığmayan biz
Hayvanların evini
Başlarına yıkan biz
*
Ağaçları kesen biz
Her yerde hayat var…
Her yerde hayat!
Öylesine kuşatmış ki ;
dünyayı, semayı ,evreni ve arşı ,
………………………………………………..RÂB
Hayat fışkırıyor her yerden…
"Heykel düşmanlığının sebebi" anlaşıldı
Mesele yorgan meselesiymiş anlaşılan
Çünkü;
"Yorgan gitti kavga bitti.!"
Bizden yana sorun yok !
"Söz konusu vatan ise gerisi ayrıntıdır "
.....Geçtiğimiz Pazar günü Keşan Devlet Hastanesi’nin arkasına doğru bir yürüyüş yaptım…İyi ki yapmışım….Keşanımız’ın farklı köşelerinde olduğu gibi buralarda da gerçekleştirilen olumlu değişmeleri görmemiş olacaktım..
......Örneğin; Çanakkale Savaşı yıllarında "sahra hastanes"i olarak kullanılan,1963 lü yıllarda "sağlık merkezi" olarak hizmet veren, yirmi yıl kadar önce Anadolu Sağlık Lisesi'ne dönüştürülen, daha sonra da Dr.Rıfat Osman Anadolu Sağlık Meslek Lisesi adını alan Keşan Devlet Hastanesi'nin şimdiki adının, Dr.Rıfat 0sman Meslek Teknik Anadolu Sağlık lisesi olduğunu öğrenemeyecektim.
.....Yazımın konusu Dr. Rıfat Osman olmamakla birlikte, 0’nunla ilgili, benim için ilginç olan bir anımı sizlerle paylaşmak isterim..Antoloji com.da kayıtlı olan “Edirne’de Bir Eski Mezarlık” adlı şiirimde geçen üç isimden biri de Tosyavizade Dr.Osman Rıfat’tı..
....2003 yılında, eski Edirne Terminali’nin ilerisindeki Edirne Lisesi Binası'n-
da faaliyetine başlayan Edirne Fen Lisesi’nde, bir buçuk yıl kadar eğitim gören kızımı ziyarete gittiğimde, Fen Lisesi Binası’nın giriş kapısının yanında bulunan, etrafı alçak duvarla çevrili mezarlık başında durur, dalları birbirine karışmış çam ağaçları arasında mahsun mahsun duran taştan yapılı, kavuklu ya da sarıklı mezarları incelerdim...Mezarlar seçkin ya da varlıklı kişilere ait mezarlar görünümündeydiler…..Ama mezarlık pek bakımlı sayılmazdı…..Bu mezarlıktaki mezarlardan etkilenmiştim..
.....Burada yatanlardan, okuyabildiğim bir-iki ismi not etmiş, bu mezarlığı bir şiirle anlatma duygusuna kapılmıştım…Oysa şair değildim…Ama şiir yazma dürtüsü vardı içimde…Şiir yazma denemelerine yeni başladığım yıllardı..
Geçtiğimiz yüzyılda
Mustafa Kemal vardı
Rüzgarlar, fırtınalar
Sanki 0’nu arardı
*
0 büyük bir komutan
Beni gıdım gıdım bitiren kurt
En büyük düşmanım!
Bir türlü kündeye getiremediğim
yenilmeyen başpehlivanım
..
Saatle ölçüyor onu eşim
“Cumhuriyet fazilettir” dediler,
inandık
İnancımıza
ömür boyu sadık kaldık
..
sevgili Ali Koç hocam lütfen heyecanımı hoş görün, bu benim için çok güzel,süper bir tesadüf oldu.şairlik durumunuzu bilmiyorduk.necdet hocayı biliyorduk ta,siz
bize böyle birşey demediniz.ama çok mutlu oldum. lütfen bir iletişim adresi verin.sevgiler.en de emekli oldum.özel kolejlere geçtim.lü ...
sevgili hocam size nasıl ulaşabilrim.lütfen msn ize beni eklermisiniz