ALİ İMRAN SURESİ
Adını 33. Ayetinden geçen bir aileden alır. Ali İmran’da İmran Ailesi demektir. İmran, Hz. İsa’nın anne tarafından dedesi. Medenidir. İlk 83 ayeti hicretin 9. Yılında Necran Hristiyanlarının Medine’yi ziyaretleri sırasında indiği söylenir. Bu yıl “elçiler yılı” olarak ünlenmiştir. Necranlı Hristiyanlar 64 kişilik bir ekip kurarlar ve İslam’ı araştırmak için Medine’ye gelirler. Tartışmayı genelde Hz. İsa’nın üzerinden yaparlar. Bu heyetin içerisinde de bir fikir birliği yoktur. Kimisi Hz. İsa’yı ilah, kimisi oğul, kimisi teslis iddiasındaydılar. Tartışma sonucu Kur’an karşısında söyleyecek söz bulamazlar. İslam’a davet eder Peygamberimiz ona da razı olmazlar. O zaman “mülaane”ye davet eder Resulullah. Yani “kim hak üzerindeyse, hak üzerinde olmayana Allah’ın lanetini dileyelim” denir. Necranlıların içerisinde bir heyet arkadaşlarını bundan vaz geçirirler. Çünkü Resulullah’ın peygamber olduğunu çok iyi bilenler vardı. Bu heyet ibadetlerini Peygamber Mescidinde eda ederler. İslam devletinin otoritesini kabul ederler ve bu ziyaret son bulur.
Bu surenin muhtevası Hristiyanlaşma diyeceğimiz bir temayüle karşı, Müslümanları uyarmak üzere gelmiştir. Bakara Suresi Müslümanları Yahudileşme tehlikesine karşı uyarıyordu. Hristiyanlar Peygamberlerini ilahlaştırırken İncil’deki birtakım kelimeleri, birtakım cümleleri yanlış yorumlayarak ilahlaştırdılar.
1. Bir yoruma göre bu harfler “Ey insanlar, elinizde tuttuğunuz bu metin, Allah’ın size hitap ettiği bu metin işte gördüğünüz bu harflerden oluşmuştur. Bakın Allah size harflerden oluşan bir metin içerisinde ebedi mesajını bildirmektedir” anlamına gelir. Hz. Ebubekir “Her kitabın bir sırrı vardır, bir gizemi vardır, bir şifresi, bir anahtarı vardır. Kur’an’ın şifresi, gizemi, anahtarı da bu harflerdir.
2. Allah’ı tanıtarak giriyor. İlahi kimliğe ait bilgiler veriyor bize. Kendisinden başka ilah olmayan Allah. Kimdir? Hayatın ve varlığın kaynağıdır, dayanağıdır. Bu bir kimliktir. Allah’ı dinlerken, Allah’ın sözlerine muhatap olurken, sıradan bir sözmüş gibi davranmayın. Unutmayın sizi muhatap alan, size söz söyleyen, şu anda sizinle diyaloga giren zat, sizin varlığınızın da kaynağıdır, dayanağıdır.
3. Tevrat: İbranicede Tora kelimesinden türeyen bu kelime “kanun” manasına gelir. İncil, Yunancada “müjde” anlamına gelir. Hz. İsa’ya verilen mesajdır.
4. Furkan: vahyin bir sıfatıdır, Kur’an’ın değil. Kur’an’da vahiy içinde olduğu için tüm vahiylerin bir sıfatıdır. Hakkı batıldan ayıran, iyiyi kötüden ayıran, doğruyu yanlıştan ayıran, hakkı batıldan ayıran, güzeli çirkinden ayıran özelliği demektir. Onun için Furkan Kur’an’a isim olarak ta verilmiştir. Allah’ın Aziz olması; burada vahye karşı tüm insanlık birleşse, O’nun izzetinden, O’nun mesajının değerinden hiçbir şey kaybettirmez. Züntikam; intikam sahibi. Bu bizim anladığımız manada bir öç alma değil, mana itibarıyla, cezalandırmak, yapılan bir suçu cezasız bırakmamak, karşılığını vermek anlamına geliyor. Allah kendi vahyine, kendi mesajına ihanet edenlerin cezasını vereceğini beyan ediyor.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman