Ali-i Aba Semahı-5 Şiiri - Ahmet Yozgat

Ahmet Yozgat
2011

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Ali-i Aba Semahı-5

1/…
Dem demlendi, Dizildi katar…
Turnalar, turnalar… çırpının masivanın naif kuşları…
Onların uçuşları bir alaimi sema ya da kendi eksenlerinde tavaftır,
Her çırpınışları kati saf zeheb, sisler içinden doğan gün şavkı kadar,
Ve lahuti bir aftır ki mefkûre, bir gri sis olur,
Şaşkın aşıkların yürek düzüne yağar da yağar.
Ve ardından kaynar bir bulut, tez canlı ruh özlerinden,
Yaş yerine ışık ağar onların, Tebriz yeşili gözlerinden,
Ve bedenlerinden mukaddes devinimler…
***
A canlar canı,
Anımsayıp Ali-i abanın altında her yatan aslanı,
Ve Haydar-ı Kerrar'ı son bir daha damak tadınca…
Som altın ayarınca kamaşsın gözbebeklerimiz.
Bu sırlara sarılı akşam, Asumanın alt ucunda,
Ayak ve toynaklarında ocaklar yanan kızıl yeleli atlar,
Tez elden,
Ve nurlu bir sabahın yeşilinde yemlenirler zamandan.
Bu andan geri, dem ayaklanma vaktidir kanımızca,
Ve kapaklanma vaktidir kızılca kıyamette kalp eşiğine,
Bundan böyle biline ki, hak olmuştur haklıya hak aramak,
Yani taramak gözyaşıyla semahın ibrişim saçlarını…
Ey can hu...
Kalk ve dönsene sen de!
Ve sen, ati bitti ise maziyi geviş getir ey aşk,
Bu dem içre canlandıysa öfkemiz, bilin ki çiçekler kızaracaktır,
Fırat da akacaktır, murat da akacaktır Zülfikar-ı Esedden.
Belki de bizim içimizde sükûnet çiçeği açacak her sonbaharda ama,
Her ilkbaharda buhurdanlıklar kıvrım kıvrım ışık saçacaktır.
2/:
Dem demlendi, Dizildi katar…
Turnalar, turnalar… çırpının masivanın naif kuşları…
Onların uçuşları bir alaimi sema ya da kendi eksenlerinde tavaftır,
Her çırpınışları kati saf zeheb, sisler içinden doğan gün şavkı kadar,
Ve lahuti bir aftır ki mefkûre, bir gri sis olur,
Şaşkın aşıkların yürek düzüne yağar da yağar.
Ve ardından kaynar bir bulut, tez canlı ruh özlerinden,
Yaş yerine ışık ağar onların, Tebriz yeşili gözlerinden,
Ve bedenlerinden mukaddes devinimler…
***
Gecenin ay'a gebe kaldığı bu akşamüstü,
Öpüştü zamanla can, kâinatın ekseninde dudak dudağa,
Bir bu dağa çarpıldı beden, bir karşı dağa…
Eğer yerli yerince yıkıldıysa yalancı sarayların muhkem burçları,
Bir uçları Kaf ilinde,
Buyurgan parmakları Horasan vilayetinde kocaman bir sülale,
O kadim şelale hayatdar şimdi ve döne döne akma da teri,
Her yeri mavi bir alazın yutuculuğu kaplamada, bundan geri…
Hoş geldin mukadder sonu, ey sabırsız saltanatın,
Selam sana ve ehline hakikatin...
Tabii ki, sabırlı ve inançlı beklemekteyiz ki bizler burada,
Hıdırlık tepelerinden geçen başıboş hudutlarda,
Bu hudutlara ördüğünüz dikensiz altın telin örgüsü de,
Bekleme de alaimisemanın on iki kuşaklı renk çemberini.
Aşkın ve ışkın gereği olarak döneriz yanağımızı biz,
Gün gelir o zaliman da,
Palaskaları deve gönünden dilinen,
Cenbelleleri bellerinde, aşk askerlerine yenik düşer yakında;
Adımız gibi biliriz.
Biz ki,
İnancın muhkemliğine güvenen kadim surların muhafızları,
Kızları korur,
Oğulları sürmeyiz yalınkat savaşlara,
Taşlara hu dedirtir, ağaçlara semah dolandırırız,
Önümüz ve ardımız sıra ve ak sevdaya basa basa.
Aşkın şiddetiyle tanışırsa vay haline zalimanın, bu koşuda,
Biz de huşudaki can gibi düşeriz ama iman edip kalkarız.
Umut ile bakarız Ali-i abanın derunundaki sonsuzluğa,
Yüreğimizdeki huzursuzluğa, döne döne dur deriz.
3/:
Dem demlendi, Dizildi katar…
Turnalar, turnalar… çırpının masivanın naif kuşları…
Onların uçuşları bir alaimi sema ya da kendi eksenlerinde tavaftır,
Her çırpınışları kati saf zeheb,
Koygun sisler içinden doğan gün şavkı kadar,
Ve lahuti bir aftır ki mefkûre, bir gri sis olur,
Şaşkın aşıkların yürek düzüne yağar da yağar.
Ve ardından kaynar bir bulut, tez canlı ruh özlerinden,
Yaş yerine ışık ağar onların, Tebriz yeşili gözlerinden,
Ve bedenlerinden mukaddes devinimler…
***
Ki ey can!
Haydi, ayrıntısız bir duaya duralım seninle biz de dönerek.
Mavi gök altında inadına göyünerek yanalım,
Kapanalım kalplerin eşiğinde sevdalar höykürerek.
***

Ahmet Yozgat
Kayıt Tarihi : 13.12.2010 09:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Yozgat