Ali Gardaş Şiiri - Halil Düzgün

Halil Düzgün
19

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ali Gardaş

Emeklerin solmuş çekiç sapında
Ter düşmüş kaşlar üstüne
Değerin bilinmemiş şu cihanda
Senin Ali gardaş senin

Tozlu yolda yol alırsı
Kem duyguları fiskeyle aşarsın
Kim dost kim düşman şaşarsın
Sana Ali gardaş sana

Yüze gülen dostların
İçinde düşmanlığı postların
Damlada kaybol isterler
Seni Ali gardaş seni

Bükülmez bileğini yorulmaz yüreğini
Her bir derdin dileğini
Merhemi görüp umarlar
Senden Ali gardaş senden

Nere baksan hısım akraba
Hangi yanda dost dediklerin
Çekemezler bu gidişini
Senin Ali gardaş senin

Ömrünü paslandırdığın yarenlerin
Çilingir masasında bir kadehe
Değişir bukalemun yüzleri
Tanı Ali gardaş tanı

Hayın olmuş dünya içinde
Herkes bir çıkar peşinde
Ummadığın satar seni kalleşçe
Düşün Ali gardaş düşün

Sırtını ver yamaçlara
Aç göğüsünü deli rüzgara
Derdini açma hısmına
Koz olur Ali gardaş koz

Salkım salkım yorgunluklar
Doruğa ulaşşır sinsi bakışlar
Bu gidişinde belirir durgunluklar
Yürü Ali gardaş yürü

Hasımların değil hece
Kollarlar gündüz gece
Bu çözülmez bir bilmece
Bilesin Ali gardaş bilesin

Keserler kinayeli düşünceleri
Buz çölünde yol alırken
Nasırlaşmış öz yürekleri
Tart Ali gardaş tart

Balık ömrü sende biter
Buz rakıya hergün yeter
Boşa geçen günler beter
Aldırma Ali gardaş aldırma

Anlamadın bu halil gardaşı
Kanın döker yolda uğruna
Rakı değil su gibi
Unutma Ali gardaş unutma

Bir sabah uyandığında
Güneş doğar gözlerine
Bir demet gül ellerinde
Sana gelir Halil gardaş sana

Halil Düzgün
Kayıt Tarihi : 31.3.2006 21:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Halil Düzgün