Zaman gecenin bir yarısı
Gözler uykuda ki; uykunun en derini en tatlısı
Önce gecenin en derinini kapladı depremin sarsıntısı
Sonra betonlardan duyuldu depremin çatırtısı
Ölüm indi soğuk duvarlara bir gece yarısı
Yıkılan kiminin gecekondusu kiminin kat kat binası
Sen;
Gecenin en karanlık vaktinde gözümün hasret kaldığı bir damla uyku,
En vazgeçilmez bir coşkuyla kendimi bağlılığından kurtaramadığım tutku
Sen;
Karanlık gecemi en saf ve mahzun aydınlığında aydınlatan ay
Artık senli düşüncelerden vazgeçtim
Ben ki ayrılığın zehrinden çoktan içtim
Oysaki kalbine girmek için ne tehlikelerden geçtim
Sana kalbimin en kıymetli hazinelerini açtım.
Sen ki sevgimizi bozuk para gibi harcayıp ayaklar altına saçtın...
Ben sana koşarken, sen benden kaçtın
'Devir değişti' diyorlar; çok doğru söylüyorlar.. Eskiden ekmek aslanın ağzındaydı şimdi ekmek "çakalın" ağzına girmiş de haberimiz yokmuş...
Söyle, ey güvercin nedir bu kederli yüzün
Söyle, ey güvercin nedir bu içindeki saklı hüznün
Önceleri umut dağıtırken yüzün
Işıl ışıl iken bakışın ne oldu da şimdi böyle mahzun
Söyle bana ne olur! kim kırdı o ulu yüreğini
Şimdi seni beyaz bir sayfaya yazıyorum
Kömür karası gözlerini yüreğime çiziyorum
Tüm sevgi sözcüklerini peşin sıra diziyorum
Ey yar çünkü ben seni çok seviyorum...
Gecem olmuş gözlerinin karası
Vazgeçmedi hiçbir zaman Ortadoğu'dan, vazgeçmedi haçlı
Bir zaman birlik olup saldırdılar Ortadoğu'ya mızraklı kılıçlı
Selahattin göğüs gerdi hepsine
Yakaladı hepsini bindi tepesine...
Kaç zalimin elinde kaldı
Bak buraya kardeş burda yoktur çıkmaz sokak
Bu yolun başında da sonunda da bir tek HAK vardır HAK
O'nu anan kalpler dile gelir der; HAK HAK
Kanıt istersen yaşadıklarına ve dön bir arkana bak
Yüzündeki yolculuğu görmek için al bir aynaya bak
Kulak kesil duvardaki saate nasıl da diyor tik tak
Önce acı bir korna sesi duyuluyor...
Sonra aradan iki üç saniye geçiyor...
Bu sefer acı bir fren sesi yankılanıyor...
En sonra acı bir çığlık sesi duyuluyor...
Dört tekerlekli canavar ancak bir duvara çarparak duruyor...
Sokak, acı dolu seslere ve inlemelere boğuluyor
Düşler kurar hep insan
Her biri dillerde farklı bir lisan...
Bazısı, konuşmayan ve hep susan
Bazısı, hep nefret dolu, kocaman bir öfkeyi kusan
Bazısı, şiddet dolu, vuran kıran ve asan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!