Merhaba Çiğdem’in kızı
Ben yüksekleri severim
Çiğdem tepesinden baktım Ankara’ya
Kollarım seni sardı dal gibi
Adını bilmediğim çiçekler topladım sana
ODTÜ ormanından
Bir ulu dağın vadisinde
Ya da sessiz bir mahallenin
Kimsesiz bir gecekondunun
Gece karanlığında
Çınlar kalır çığlık
Vadi dolar
Çoban deyip de geçme ey be can
Sofranda sıcacık sabah ekmeği
Yanında beyaz kaymak
Olur mu tadına doymak
Kuşluk vakti
Yayıktan çıkmış
Keşke hiç büyümeseydim
Çocuk kalsaydım
Üzümde yaprak pekmezde şıra
Elmada dal olsaydım
Akşamda ay sabahta güneş
Petekte bal olsaydım
Dağlarında nergis sümbül biter
Çok özledim dede yurdum
Kokusu burnumda tüter
Çok özledim dede yurdum…
Andırın yolları kıvrılır gider
De ki
Her şiir
Bir saç telimizdi ağaran
Gümüş gümüş alnımıza dökülen…
Bilemem nedendir
Poyrazın adı hep delidir
Esme deli poyraz esme
Esip de bağrımı delme
Türkmen’in çadırını sökme
Başına yıkma…
Zaman eyy
Ey deli zaman eyy
Geçtin de gittin elimden
Uçtun da gittin bağımdan
Ey ömür eyy
Ey çocukluğum eyy
Derya mıydı
Deniz miydi adın
Yoksa okyanus mu
Eyy mavi dev
Bugün duyduğum
En güzel şey
Sen gittin gideli
Gülmedi yüzüm
Kara üzüm gözlüm
Derya gülüşlüm…
Hasretine razı iken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!