Ali Akkil Şiirleri - Şair Ali Akkil

0

TAKİPÇİ

Doğdu, yaşıyor...

Ali Akkil

Bir yaz sonu, sonbahar başlangıcı öğle saatleri durağa geldik babamla. Ben o zamanlar Lise 2 ya da 3.sınıftayım. Elbistan Sağlık Meslek lisesi okulum. Özel bir yurtta kalıyorum. Durumum olmadığı için yazları elimden geldiği kadar hem yurt için hem kendim için tarla da inşaatta çalışıyorum.O gün ilk defa babamla ceylan duraklarına geldik bugün ki piazza avm nin karşısında.Babam çalışmıyor yazın çiftçilik yaparak geçim sağlıyoruz. Bostan yapıyoruz ara da sırada yurda salatalık gönderir. Üstüne otların arasına 20 lira para sıkıştırırdı o zaman dünyalar benim olurdu. O gün uğurlamaya geldi cebinden çıkardı harçlık verdi bana. Çok güzel bir duygu babanın oğluna harçlık vermesi dünyaları vermiş gibi olur. En son beş lirası kaldı çıkardı onu da verdi babam dedim başka paran kalmadı yol paran kaldı mı diye sordum garibanlık dik çınar bile kurur ufacık kalır onun gözlerine bakınca yakarış görürüm oğlum diye sevgi fışkıran gözlerine bakınca dünya ya meydan okurum. Velhasıl var oğlum dedi onu da verdi. Babam gitti dolmuşun dolmasını bekledik yarım saatten fazla oldu dolmuş doldu hareket ettik. Pek duygu bilmem gurbette okuduğum için hüzün falan beni pek sarmaz yolculuklarda. Giderken bir de ne göreyim dünyam başıma yıkıldı. Babam cebinde ki son parayı bana vermiş yol da otostop çekiyor. Acı bir yakarış kapladı içimi, artık herşeyi çöpe attım hedef falan çok kuru kaldı aç karnına okuyup adam olmakmış gibi hedefler. Şoföre söyledim abi babamı da alalım dedim babam bindi suratına ne ben bakabildim ne o bakabildi.Hıçkırıklar düğümlendi boğazıma yırtıldı ciğerlerim hayat amacımı o saatten sonra yitirdim.

Devamını Oku
Ali Akkil

Kendim için yoktur çabam,
Hep koydum kendimi boş bir kaba,
Ne istedim ne diledim bilemedim,
Bu hayatı yaşıyorum boş bir sanrı ile.
Görmedim hiç bir çiçekte kokunu,
Zaten kıskanırım kırardım o çiçeğin boynunu,

Devamını Oku
Ali Akkil




BAŞLANGIÇ
Farklı bir telaştı,sanki toz pembe hayatın karanlığında koşuşturuyorum.Villam eskimiş yeni hatıralar la dolmuştu sol mememi altıda.Farklı bir telaş vardı,gözaltlarımı buğulu,mor çizgili desenlerinde.Gülerken kendini beğenemişti bu beden yirmili yılların soğuk savaşlarında.Hastane koridorları üstüme geliyor.Nefret naraları kusuyorum yaratılan tüm varlıklara.Savaş yaşıyorum beynimde, kan gövdeyi götürüyor.Hasret kalmışım iki güler yüze,hasret kalmışım sevgi seline.Basmadı gönlümü sevgi seli,bir evlendiğmde yaşadım seli,bir de o gün.Oğlum olacak çağ atlayacam.Onbeşliler gibi savaşacağım her cephede.Geleceğe umutla bakıp,geleceğin bakış açısıı değiştireceğim.Belki devrime muhtaç bedenimde darbe olacak ama yen ve güzel ışık doğacak.Geleceğe sesleniyorum artık oğlum olacak.

Devamını Oku
Ali Akkil

BİR GÖNÜL HÜKMÜNDE YAŞAMAK


Gönlümün dalmaçyasında dolaşırken sevgilinin o narin nalları
Kan kırmızı olur göğsümde yanan memleket,
Bizim dünya'ya gelmemizde ki sebep,

Devamını Oku
Ali Akkil

Bazı mevsimler sıcak olsa da üşür insan,
Bedenin yanarken içinde kalabalık bir don oluşur,
Isınamaz ruh denen gemi bu limanda,
Bir gözlerinin sıcaklığında ısınır içim bir de sözlerinin kulaklarım da ki dansında,
Hece hece yaşarken hayatta bir bakmışız dağ gibi kelimeler yığılmış dilimizde,
Biz hece hece güzel kelimeler kurmak için yaşayalım hayatı,

Devamını Oku
Ali Akkil

Bir dünya isterim kucağımda,
Uzansın diz kapaklarıma saçları,
Gözleri baksın kahve rengi,
Huzur salsın dünyama.

Bir bakış çizdim düşlerime,

Devamını Oku
Ali Akkil

Sahte gülüşlerin kurbanı olmuş vicdanlar,
Ne zaman, o bildiğimiz şarkıları söylüyor,
Ne de insanlar şarkılardan esinleniyor.

Kin ve nefret füzeleri uçuşuyor havalarda,
Soğuk savaş yaşanıyor her baharda,

Devamını Oku
Ali Akkil

Bazı zamanlar anıları süpürmek istersin ya bir tozlu raftan ya mükemmel görünen bir halınan ya da en acı çektiğin günleri hatırlatan bir köşeden tavandan. Meçhul boşluklar dizelenir içerinde uyaklarını bilmem yarım, tam, zengin. Şunu bilirim bizim bütün dizelerimiz fakirlik için de geçen bir soba başında geçen 5 kardeşin mücadelesidir. En güzel çalgı aleti annemin sesi, en güzel şarkı ise babamın gülüşüydü. Böyle geçti günler. Tek tek eksildik o sıcacık kahkalar attığımız ne kadar kavga etsek te beraber oyun oynadığımız. Sombiye de babamın annemin burnunu sıkışı bir masal gibi. Ancak Ergenekon Destanında bir tık kötü olabilir. Çünkü bu bir yaradılış ve varoluşun mükemmel ahenk içerisinde en güzel geçen günleriydi. Tatlıydı dile gelen sözler, hiçbirşey olmadan gönlü bulur o süt dişlerim gözükürdü. Çok sürmedi bu mutluluk birgün otağımız da kalmadı dağları da eritemedik çünkü artık büyüdük kahpeler çoğaldı. Azgın teke misali dolaşır oldu zalim ademoğlu. Ne anneye ne kadına ne baba ya kardeşe sevgi kalmadı. Zalim olduk zulüm yaptık. Oysa ki o sobalarda tarhana kızartır yanınca da kapıyı açar üşütürdük odayı. Sonra o tatlı terlik acıları hem damağım da tatları. Büyümek için ölmeyelim çocuklar, yaşamak için güzelleşmek için büyüyelim.

Devamını Oku
Ali Akkil

Ahlak polisi gibi hissediyorum kendimi bazen de ilkokul öğrencisi gibi öğretmenime ellerimi ve mendilimi gösteriyorum tırnaklarım varmış gibi. Yerdim tırnaklarımı belki yokluğun verdiği açlıktan belki de geleceğin tedirginliğinden.Asiydim çocukken tanımıyorum kimseyi çünkü bilmiyordum yaşamın ne olduğunu dik başlı gidiyordum hep herşeye. Bugünler de eşimin de dediği gibi pasifim kirli bir yüz körü bir anı görmek istemiyorum hayatımda.Zor bir hayatım oldu demir bardak ve bir kaç zeytinle sabah kahvaltım. Yakmak için kalktığım her sabah kalorifer dairesinde yaşadığım sıcak gibi acı vericiydi herşey.Herkes geçmişte böyleydi der yakınır ya ben yakınmıyorum geçmişe kusuyorum. Beni anlamayan insanlara kızıyorum. Kendimi anlatamayınca sinirleniyorum. Yaşamak istiyor muyum. Hiç bir soruya cevap vermek istemiyorum. Umursamıyorum soruları cevap arama telaşına girmemek için. Sanki koskoca bir çınar ağacıyım o birbirlerini çok sevenlerin sırtıma kazıdığı baş harflerden yaralarım. Yaşlanıyorum günden güne ağırlaşıp hantallaşıyorum hevesim yok. Kör ve sağırım bu dünya da ki atmosfere. Bir nefes alacak bir durak bulamadım ki yolculuğa çıkayım. Belki de kazanırım hiç yapmadığım savaşları belki de savaşırım hiç silahsız ve kavgasız.

Devamını Oku