Sen Istanbul sen,şehr-i muhteşemdin gözümde,
Sen yalnızlara açılmış kucaktın Istanbul.
Belirirdin ve yaşardın her güzel sözümde,
Güzellik görünce hep döndün baktın Istanbul.
Sen Resulullah'ın dilinde bir kelam oldun
Gözlerine bakınca içim yanar
Kor gibi alev alır tutuşurum
Sensizken her gördüğümü sen sanar
Yağmurda kalmış kuş olur üşürüm.
Dalgın dalgın sokaklarda yürürken
Senle bir rüzgâr esti yüreğime
Içimi titretti esen rüzgâr.
Ağzımdan çıkamadı tek kelime
Sanki yüreğimde bir kilit var.
Sen yoksun diye uzaktasın diye
Ey seni utangaç ve narin ceylan
Ey yüzümde oluşan bir tebessüm.
Gittiğinde gönlümde bir heyelan
Geldiğinde heyecan içinde göğsüm.
Inanma seni unuttum desem de
Sende açan güller soluyor bir bir
Hüzün çöküyor yüzüme aniden.
Karanlık bastırıyor, herkes esir
Seni arıyorum her gün yeniden.
Sükût belirmeye başlar uzaktan
Ben gözlerine hiç bakamadım güzel kız.Yüzünü hiç güldüremedim.Senle hiç gülmedim.
Ellerine hiç dokunamadım.Seni hiç mutlu görmedim.
Haklıydın elbet beni terk etmekte.Habersiz,sessiz gitmekte haklıydın.
Peki sen,sen hiç baktın mı gözlerime,dokunmaya çalıştın mı ellerime? Peki sen,peki sen...
Kimse tanımaz beni O'ndan gayrî,
Yalnızlık ise düşmek O'ndan ayrı.
Her gün bir başka endişe,bir başka vehim,
Sanki bir kenara atılmışım,çöllerdeyim.
Uçsuz bucaksız bir boşluk içinde varlığım
Birşey arıyorum,bilmem ne vakit bulacağım.
Her yeni güne seninle başlayıp
Tüm günü seni düşünüp kapatırken
Gönlüme düşen kor gibi bir ayıp;
Seni unutmaktan iğreniyorum.
Aklımı senle bozmuş vaziyette,
Gecenin en titrek soğuğundasın belki,
Belki yıldızların kaybolmaya yakın olduğu vakitte
Seni görür gibi oluyorum sabah kuş seslerinde;
Sonra birden kayboluyorsun...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!