İngiliz şair ve araştırmacıdır. Yalın ve serbest bir üslupla yazdığı lirik şiirleri romantik karamsarlığı yansıtır.
Bir hukukçunun yedi çocuğundan biriydi. On ikinci yaş gününde, çok sevdiği annesinin ölümü onun için büyük bir darbe oldu. Oxford’daki öğrencilik yıllarında eşcinsel eğilimlerinin farkına varınca üzerinde ağır bir baskı duymaya başladı. Bir öğrenci arkadaşına duyduğu derin aşk da karşılıksız kaldı. Duygusal yaşamındaki çalkantılar, parlak bir öğrenci olmasına karşın Oxford’daki bitirme sınavında başarısız olmasına yol açtı.
1882’den 1892’ye değin Londra’da Patent Bürosu’nda kâtip olarak çalıştı. Akşamları British Museum’un okuma odasında Latince metinleri inceliyordu. Dil ustalığı ve şairlerin sözcük seçimine duyarlılığı, metinlerdeki yanlışları düzeltmekte çok başarılı olmasını sağladı. Makaleleriyle akademisyenlerin dikkatini çekince 1892’de Londra’da University College’a Latince öğretmeni olarak atandı. Artık aşksız bir yaşam sürmek zorunda olduğuna inanan Housman gittikçe daha çok içine kapandı. Şiirlerini A Shropshire Lad (1896; Shropshire’lı Delikanlı) adlı yapıtta topladı. Örnek aldığı Heinrich Heine’nin şiirleri, Shakespeare’in şarkıları ve İskoç baladları, duygularını dışarıdan bakan bir gözle de olsa, açık bir biçimde aktarmasına yardımcı oldu. Bu tür bir anlatım kurabilmek için lirik şiirlerinde kendisini, aslında ona hiç uymayan bir çiftlik işçisi kişiliğinde sundu; şiirlerinin geçtiği ortam olarak da o güne değin hiç görmediği Shropshire yöresini seçti. Gittikçe daha çok ilgi gören A Shropshire Lad’den sonra yazdığı Last Poems (1922; Son Şiirler) bir şiir kitabı için şaşırtıcı bir başarı kazandı. Kendini öncelikle Latince araştırmacısı olarak gören Housman edebiyat dünyasından uzak durdu. 1911’de Cambridge’de Latince dersleri vermeye başladı ve yaşamının sonuna değin çalışmalarını burada sürdürdü. Manilius’un şiirini sevmemesine karşın, metin düzeltme bakımından geniş bir araştırma alanı sağladığı için, 30 yılı aşkın süre çalışarak hazırladığı açıklamalı Manilius derlemesi (1903-30) en önemli yapıtıdır. Lirik şiirle-rindeki açık sözlülük araştırmacı yaklaşımında da görülür; sağduyuyu alaycı bir mizahla savunması çevresindekilerin kendisine karşı çekingen bir tutum alması sonucu doğurmuştur.
Eserleri
The Name and the Nature of Poetry (1933; Şiirin Adı ve Doğası)
More Poems’ deki (1936; Yeni Şiirler)
Mektuplar
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!