Alfabe Şiiri - Mehmet Şükrü Baş

Mehmet Şükrü Baş
267

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Alfabe

Oğlum Serdar'a...

Aklında tut ey oğul, bu sana öğüdümdür,
Candan sev sevdiğini, ona sadık ol.
Çalışmak düsturun olsun, yılmadan çalış,
Doğruluk bu çağda, zorsa da alış.
Erdemli bir yaşam istersen eğer,
Faziletli, merhametli ve de munis ol,
Güneş ol aydınlat, hem dal hem budak ol.
Ganimeti ganimette değil kendinde ara,
Hamiyeti özünde, mertliği sözünde ara,
Ilıman ol, gururlu ol, ille ki onurlu ol;
İki dünya var o halde iki tanede yol.
Kalbinde asla riya olmasın, kibirden arınmış ol,
Lokman hekim ol; yaralama, yara sar.
Medeniyet nimetse, ona yaklaş, onu sar.
Nadan olma sakın bir saat evveline,
Olura olmaz, olmaza, olur deme,
Ömür dediğin nedir ki üç dramlık bir perde.
Pişmanlık yaşama, nadim olmamaya bak,
Rengin sayısına değil, renkteki hikmete bak.
S’ de adın var, serhat'lardan yadigâr,
Şanlı tarihine bir bak, bak ki neler var,
Tarihini incele, Fatih, Yavuz, Hüdavendigar.
Umursamazsan özü, hiç de ibret almazsın,
Ülkülerden uzaksan, sen bir yarım adamsın.
Vatan yolunda koşan şu orduya koş katıl,
Yaşamak iki yoldur biri hak biride batıl,
Zorda olsa çocuğum, doğru olana katıl.*

* alfabetik olarak yazılmıştır.

Mehmet Şükrü Baş
Kayıt Tarihi : 23.1.2006 00:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Şadan Yenişafak
    Şadan Yenişafak

    Çocukluğumu hatırladım
    Ninem hikaye anlatırdı
    Masal anlatmazdı
    Çünki masal uydurma
    Hikaye gerçek derdi

    Herkes gibi, Bir varmış bir yokmuş derdi, derdi ama hem varmış hem yokmuş demezdi.
    Bir varmış derken; Allah'ın birliğini,
    Bir yokmuş derkende; Birden başka İlah olmadığını demek istermiş...
    Evvel zaman içinde, kalbur saman içindenin hikmetinin geçmişinin kıymetini bilmeyenin, geleceğin kıymetini bilmesi, kalburla su taşımak kadar zor olduğunu dile getirirmiş...
    Deve tellal iken, pire berber iken derken; Dava adamı olarak ortaya çıkanların, davalarını sattıklarını, kocaman adamların kalıbının adamı olmadıklarını. Ciğeri beş para etmeyen küçücük adamcıklara, makam, mevki, para, menfaat uğruna boyun büküldüğünü anlatmıştır...
    Ben ninemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken derken;
    Öyle bir zaman gelecekki, torunlar geçmiş değerlerini sallayıp kökünden koparacaklarını anlatmak istemiştir...
    Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik derken;
    Az yol aldık ama öz yol aldık. Meşakkat çektik ama, düze vardık, öze vardık dermiş...
    Eee torunum şimdi ikimizde uyuyalım, uyandığımız zaman birlikte uyanırsak birlikte, veya hangimiz uyanırsak, ya sen ya ben.
    Düze vardık öze vardık, nerede kaldıysak oradan devam ederiz...
    Hadi şimdi
    Uyu uyu, yat uyu...
    Ali Top oyna...
    Ayşe ip atla...
    Uyu uyu, Yat uyu...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Mehmet Şükrü Baş