..ÂLEMLERİN SERVERi (S A V) Şiiri - Yoru ...

sadece şiirin hikayesine gerek yoktu...çünkü yaşamış olduğunuz...gerçekten çok özel ve öyle kalmalıydı...size ihtiyacınız olan manevi haz fazlasıyla bahşedilmiş ve şiirle buluşturmuş...tarzınızın okuyucusuna haksızlık etmek istemem...emek var..ve bu fazlasıyla hissediliyor...bilgili olmak ve şiirle aynı yolda yürümek arzu ettiğimiz bir tutumdur...varlığınız bize her daim gerekli...neden mi çünkü şiiri anlıyorsunuz ve tarafsızlığınıza zerre şüphem yok...bu güzellik herkese nasip olsun...şiiri anlamak ve anlatmak büyük bir kabiliyettir...tarzı ve şekli ne olursa olsun

Ne diyelim şimdi..,göklere erip yağsak ve yerin dibine inip ağlasak da bir emek ürünü...Rüyayı gören şair, şiiri yazan şair ve ilhama varan şair..Yani bu üçgen içinde tek kaynak şair..: “Kuranı sezebilir.. Tevrat’ı yazar... İncili dizebilirim..”demiş bir usta..Ve o usta da solunum alıp, yiyen içen bir insan donunda (don imge olarak kullanılmıştır) kişi.
Hiristiyan âlemi İsa’yı Tanrı bilir... Bu şiirle biz de Peygamberimiz Muhammed’i Allah mı bileceğiz?...İnsanız..isteyen bilir, istemeyen derseniz o da başka rüya görür.. Ancak unutmamalı ki..Hiristiyanlıkla bizim İslamlığımız arasında ki en büyük farklardan biri de Peygamberlik ve Tanrılık boyutudur..
.....
Artık bundan böyle ara sıra gömüldüğümüz zindandan, bedenen olmasa da, ruhen şöyle bir gelip savunduğumuz özgürlüğü üfleyeceğiz...
Evet konumuz şiir ve Şiirsellik ise o halde emeğe saygıyla..

Şiiri okurken duygulandım.
İçimizdeki Allah ve Peygamber (s.a.v) sevgisini tarif edememenin bungunluğunda, gözyaşlarına veriyoruz samimi duygularımızı.
Benim anlamadığım, Kemal İspir gibi insanların taş kalbi.
Yahu bu adamlar ne diye şiirden bozma şeyler yazar da kasıla kasıla gezer.... Anlamlandıramıyorum.
Bilgelik başka ukalalık başka.
Mümin başka münafık başka.
Onur Hanım, yüreğinize sağlık.
Liva'da buluşurken dostlar, birileri de gezinir durur avare!

Değerli insan, Onur Hanım,
fazla edepsizlik etmek istemiyorum ama kimin ne olduğunu yazdığı üç beş satırın ele verdiğini düşürsek, edebe ve edebiyata dair tüm iyi niyetlerimizin

sizinle olduğunu yürekten söylüyorum. Kadir Geceniz ve şimdiden Bayramınız mübarek (bereketli) olsun.

Doğaner Erorhan'a da samimi eleştirileri için teşekkür ediyorum.
'Evvela şunu bilelim ki peygamber gökten zembille inmedi ve dinin özü mucizeler değildir.Kainatın bir tek efendisi vardır o da Allah(C.C) tır.Yeri göğü her

şeyi yaratan her yerde bulunan evveli ezeli yazan çizen her şeyin sahibi zaman ve mekandan münezzehtir o.Muhammed (A.S) da bir fani idi.O insanlara

gerçekleri anlatmakla görevlendirilmiş hem yaşantısı hem de sözleri ile örnek bir kişi idi.Onun parmaklarından cengaverlere su emdirmek yeterince

inandırıcı olmayan bir betimleme zaten. Kişi inanmak isterse inanır din bir bilim işi, görme işi, BÜRHAN işi değildir. Mucizeler kalbinde tereddüt

olanların inancını pekiştirmek için Allah(C.C) tarafından verilmiş istisnai ve özel bir yetidir. Kişinin normal koşullarda kendisinin yapmaya güç

yetiremeyeceği işlerdir.'

sözlerine katılmamak mümkün değil. Ancak, Efendimizi öven ayetleri de hatırlatmak isterim:
Rabbinin sana verdiği nimetlerle mecnun değilsin. Senin için bitmeyen, sonsuz mükafat vardır. Elbette sen en büyük ahlak üzeresin.) (Kalem 2-4)

Şüphesiz, Allah ve melekleri peygambere salat ederler. ey iman edenler, siz de o'na salat edin ve tam bir teslimiyetle o'na selam verin (Ahzab 56)

-De ki: 'Eğer siz Allah'ı seviyorsanız bana uyun; Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. (Ali imran 31)

Saygılarımla.

Rüyalar hayat romanının zaman üstü zaman versiyonudur.
Her keze nasip olmıyan özellikleri vardır.Tabi bu özelliklerini akıllarınca sindiremiyenler , yani maddi teferruata takılanlar ,kendilerince fikir yürütselerde ,yaşayan bilir felsefesine inanan biri olarak ,sizi ve rüyalarınızı tüm kalbimle kutlarım.Başarılarınızın devamını dilerim.
selam ve saygılarımla

Bir rüya görülür ve bir arife danışılır, ders çıkarmak ibret almak için..

Hadi öyküsü ya da şiiri de yapılır ama bir rüyanın böyle yayılmacı bir hale sokulmasının manıtklı bir izahı olmasa gerek. Rüyanın doğasına aykırıdır hem ve dahi nihayetinde rüyada görülen hatemi enbiya da rüyaların uluorta ve tabire ehil olmayanlara anlatılmasını isteemszdi herhalde..

Neyse.. Şiir vasata yakın ama vasat bile değil..

Rüya samimiyetten görülmüştür ama samimiyeti de ifsad eylemiştir böyle uluorta anlatılmış olması..

Yirminci yüzyılın 'Rabia'sı...

Bilge'ce, Onur BİLGE'ce yazılmış bir şiir. Anlam yönünden söylenecek söz yok. Harika bir anlatım. Hikayesi ise başka bir içim su. Tebrikler.

Onur hanım yukarıdaki hikayesine bakılırsa erenlere karışmış...

Kutlarım kendisini.

Gönülden kutluyorum sevgili Onur Hanım. Allah (C.C.) onun yolunda eylesin hepimizi. Şiirinizi ve hikâyesini okuyunca duygulandım. Mükemmel. Ben de 1972 yılında rüyâmda görmüştüm.
Kırçıl sakalı vardı. Yüzü seçilmiyordu. Sevgili Peygamberimize rüyâmda abdest alırken ibrik ile su döktüm. Sonra o sudan, bir avuç alıp, göğsüme imân dedim ve göğsüme döktüm. Bir avuç alıp, dizlerime derman dedim ve dizlerime döktüm. Bir avuç alıp, şifâ niyetine diyerek içtim. Ama, ben halâ, bu rüyaya layık olamadım sanırım. Herkesin iyiliğini düşünür, ve ibadetlerimi, arada aksatarak da olsa, yaparım. Ama, bu rüyaya layık olabilecek kadar nefsimi terbiye edemedim.

Hikâyenin 3. bölümünü bekleyeceğim. Size paylaştığınız için çok teşekkür eder, Bu mübarek kadir gecenizi kutlarım. Sevgilerim ve selamlarımla. Hâlenur Kor
Tam puan.

'Alemlerin sunucusu' Alemlerin sunucusu Allahtır, Peygamber değil.

Abartılmış bir şiir. Hazreti peygamberimiz (S.AV.) Tanrı katına yükseltilmiş.

Allah bizi hışmından korusun.

…



…

'Sen en merhametlisin, Merhûm'dur diğer adın
Çok ağladım; acıdın, hatamı bağışladın.'

Bağışlayıcı Allah'tır. Peygamber efendimiz bağışlayıcı değil, şefaatçıdır. Bağışlayıcı sadece Yüce Allahtır

Gene de, saf duygularla yazılan bu şiir için, sayın Onur hanımı kutlarım.