Yavaş gel dedim adama
Çok fütursuz davranma
Karşındaki candır, yanar
Seni bu ateş tez sarar
Gururu var yıkılır, biter
Senin bu vebalini kim affeder
Bırakma vehminide burada
Yola çık kalma burada
Senin yoldaşın var bekler
Bu yoldaş arayana kastın yeter
Bilirsin narindir, incinir
Onu sonra öfkesi diriltir
Habersizce halinden afet-i derya
Geçti yatak odasından salona
Kaşları çatık güzelliğine inat
Yüzündeki tebessümle tezat
Keyfini çıkarıyorum sanırken günün
Laneti olacak bu anı, dünün
Ama bilmiyor, düşünmüyor yeridir
Düşene vurma, bu mertlik değildir
Sen zevkindesin âlemin, hayatın
Acaba senin kimedir kastın
Çıkar tüm ahlar kalmaz geride
Sen yaptıklarını küçümseme
Afet-i deryaydı yürekler hoplatır
Onu kime versen eş olarak alır
Öyle bir dala kondu ki orda kalır
Sonunda kendi hüsranını yaratır.
II
Uyanış
Gözlerindeki keskin ifadeyle
İçeri girdi bir hamleyle
Yavaşça geçip holden
Koltuğa oturdu birden
Anlat dedi bildiklerini
Benden bunca zamandır gizlediklerini
Sustum gözlerine bakarak
Nedir bu tavırlara sebep olan merak
Sakince baktım yüzüne
Sordum bu merakın niye
Başını önüne eğdi usulca
Ve başladı anlatmaya
Kandım, belki kandırıldım
Belli ki büyük hata yaptım
Çok düşündüm yaşamak için neden
Fakat nafile kararımı verdim ben
Çok mu değer vermiştin? Dedim
Kızgın ve mahcup söylendi, evet verdim
Şimdi aynı değeri veriyor musun? Değince
Birden irkildi hayır diye
Yanılıyorsun dedim. Yanılıyorsun
Değer vermedinse niye kızıyorsun
Hem kızmak bir kenara dedim
Sen onun için ölmek istiyorsun
Bir yaz gününü karanlığa boğma
Ömrünü bir hayale kuşattırma
Giden gider sen orda kalma
Gururunu ayakaltına aldırma
Değer vermişsin bir değersize
Gönül vermişsin bir namerde
Bir hataydı geç üzülme boşuna
Bir tecrübe daha kazandın hayat yolunda
Kayıt Tarihi : 25.1.2008 22:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!