ALBAYIMIN BALIKLARI
Sene 1971 Selimiye Kışlasında askerim. Kışlaya varışımın enteresan olduğu gibi,çok işlerimde farklı boyutlarda idi.
Mesela ilk geldiğim gün dosyamda fotoğrafçı yazdığı için karargah subayıyla fotoğraf merkezine bakan subay bayağı
tartıştı.O dönem tahsillinin az oluşu onlar için çok önemliydi herhalde, benim gönlümde fotoğrafhane vardı, ama
karargah yazıcılığı kaderimize yazılmış ki öylece devam ettim. Kışlanın girişinde çok güzel bir havuz vardı. Bir hafta
sonu Karargah Komutanım dedi.
Bende o güzelim süs balıklarını alıp kovalara koydum.Balıklar için biraz zordu ama yapabilecek başka bir şeyde
yoktu. Boya işini bitirip kurumaya bıraktılar, aradan bir saat falan geçmişti, nöbetçi subay ada danışarak havuzu
doldurup, bitkileri yerleştirdim ve balıkları bıraktım, aradan bir saat geçmemişti ki balıklar birer birer ters dönmeye
başladılar, endişe içerisinde ne yapabilirim diye düşünüp hem de üzülüyordum.
. Albayım çok merhametli baba bir adamdı, ama yinede acaba ne der kuşkusuyla tedirgin olmuştum,niçin
öldüklerini düşünürken nöbetçi subayı geldi, oda üzülerek balıkların boyadan zehirlenmiş olabileceğini söyledi.
Yapacak bir şey yoktu,su bir kaç kez değiştirilip,dinlendirilerek balıkların konulması gerekirmiş, neyse üzül semde
öğrenmiş oldum.
Pazartesi sabah Albayım geldi görmemesi mümkün değil yanından geçmek zorunda, olduğu gibi anlattım, oda çok üzüldü, dedi.Hemen şoförle gidip Beşiktaşta! ki kışlanın havuzundan aynı cinslerden getirdik ve Albayımın balıklarını
yerine koyduk. Bana çok güzel bir ders oldu…teşekkürler Albayım.
.
Kayıt Tarihi : 7.10.2011 08:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selimiye kışlasında geçen bir anım....
begeniyle okudum
Kutlarım efendim.Esenlikle...
Sevgilerimle...
Nafi ÇELİK
yüreğinize sağlık dost...
saygılar...
TÜM YORUMLAR (5)