İhtiyar gök homurdanıyor,
Siyah beyaz sakallarının arasından,
Ve yağmur,
Düşeceği kafayı kovalıyor ıslak kaldırımlarda.
Serin, dingin bir soluk,
Sonbaharın yüzüme vuran nefesi
Sanki yeniden işitiyorum
Çocukluğumdan aşina olduğum sesi,
“Gel” diyor “bir sincap gördüm
Şu cevizin dalında”
Dallarda merakla sincap arayan bakışlarım
Ve benim şehirli, ahmak halim
Kahkaha atan çocukluk arkadaşım…
Daha kandırılmaya alışmamışım o vakit,
Daha yanağımı ıslatmamış
Beni utandıran bir buse
Daha ağlamamışım ağlanacak hakiki bir şeye,
Daha sökememişim gözlerdeki lisanı okumayı
Ve daha saplamamışım bir insanın
Hayallerinin tam orta yerine kamayı.
Kendimden utanmamışım.
Süpürgeden atım değnekten kılıcım,
Büyümek için sabırsızlandığım,
Ta o zamanlardan
Tik tak işleyen zaman,
Ah o Akreple yelkovan,
Lime lime etmeseydi ömrümü,
bende Amerikanca bir filmde
Bisikletiyle yel değirmenlerine
Pedal çeviren o çocuk kadar,
Çocuk kalabilirdim.
Şimdi maziye dönmek için diyorum
kansam, kandırıldığımı bile bile,
Arasam cevizin dallarında olmayan sincabı
Dinlesem beni aldatan o sesi
Lakin çocukluğuma büyük gelir sanırım,
Ruhumun yeni elbisesi.
Kayıt Tarihi : 12.4.2016 21:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdullah Kasım Kuluöztürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/04/12/alayci-4.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!