kızardı ışıklar yine
yorgun gözlerden kopmuş
kan ter içinde yastık.
onca canhıraş kelime hapsolmuş
çelik bir sükunet içine.
karnımda ateşten bir can sıkıntısı.
buğulu cam ardı hayaller
kuruntulu bir muamma siluetlerden.
Rüzgardan yana dertli
yelkeni yırtık atardamardan
isteksizce salınayazarken hayat
kim bilir belki
çok gizli bir özneden düşük yapmış
cümle alemin dillenmemiş bilgisi.
Kanun sesine hasret adalet.
emniyet şeridinde çaresizce sayar saniyeleri
tekeri kırık feleksiz geceler.
yine tuzlu tuzlu gülümsetir
demirden sert bir ironi
emirden üstün edepsiz gözlerini süzer
yemeninin söküğünden habersiz uykular.
Çemenin kuruluğundan mahzun duygular
bir tangoya sıkıştırır şehveti
karbeyaz bir ten ışıldar kızılların içinden.
mecnundan habersiz bir aşık
seyreyler leylasını
adı duyulmamış ne yüce destanlara gebe
dizeler fısıldar çatlamış dudakları.
uyuklayan gözlerden kayan bir bakış
batıdan doğuya döndürür dünyasını
çarşaf çarşaf hayatının kırışıklığının üstünde.
Kimi zaman anlar gibi olur tanrıyı
şekeri fazla kaçmış kahve dalgasında
köpük oluverir sırt üstü.
güneş niyetine
gözünün feri kaçmış bir ampul
erken doğar her sabah
tüpü bitmiş bir ocak misali.
dile dudağa büzüşmüş bir teşbih konar
elden ayaktan düşmüş paramparça bir kağıda.
bütün vitaminini kabuğunda unutmuş
çırılçıplak elma yanaklar kaygan.
ve tüm bu ateşin üstüne ağlar
inadına bir mavi özlem
derin bir solukta vurgun yemiş
yosun yeşili kalender anılar.
geç kalınmış onca randevu bekler.
eline virgülden eğreti bir düdük tutuşturmak bana kalan.
çünkü bellidir
nokta kifayet etmez bu hecelere.
yoksa küllenmez bu deli
her gece çılgınca keşişlerken üzerine...
Kayıt Tarihi : 10.8.2004 13:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)