Şemdilli-Aktütün, karakolu.
Kayaların başında, sarptır yolu.
Bayrak tepe, şehit kanıyla dolu.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Hakkı Aran, Diyarbakır’ın gülü.
Pusuya düşürdü, kahpenin dölü.
Gözyaşlarımızda, sel etti çölü.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Davut İlbaş’ım da, Siirt’in şehidi.
İki yavrusu da, sardı meyyiti.
Babaları da, ödedi diyeti.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Ramazan Yeşil’de, Antalya’dan vardı.
Vatan’ı için, silahını sardı.
Tükenmez ki, Türk Ordusunun ardı.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
İlhan Küçüksolak, Kocaeli’li.
O da öğrendi, şehitlik dilini.
Sevmeden gitti. Kınalı gelini.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Rasim Eser, Mersin’lileri yaktı.
Dul annesi, oturup, melül melül baktı.
Öksüz kardeşi de, boynunu yıktı.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Çağlar Mengü, İstanbul’a yollandı.
Kahpe dölleri, kahpece çullandı.
Bir İstanbul değil, Dünya sallandı.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Oktay Karakelle, İstanbulludur.
Şehitler, Allah’ın temiz kuludur.
Yolları ise, Cennet’in yoludur.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Savaş Can, Osmaniye’nin şehidi.
Anne karnındaki, yavru şahidi,
Kızı Buse, kucakladı meyyiti.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Hasan Aygör, Kırıkkale ellidir.
Hem öksüz hem yetim, masum dillidir.
Kalbi kırık, gözyaşları sellidir.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Halil İbrahim Arık, Denizli’li.
Nasip oldu, Abu-Hayat’ın seli.
Şehit de, aslında üzülmemeli.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Hasan Önal’ın, ili Eskişehir,
Dökülen gözyaşları, oldu nehir.
Anneler-Babalar da, verdi mehir.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Cahit Yıldırım, Erzurum’dan koştu.
Bu vatan için, şehitliğe uçtu.
Senasu, Nazlıcan, Furkan mayhoştu.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Egemen Yıldırım da, İzmir’in gülü,
O şehit oldu, sanmayın ki, ölü.
Uçaraktan geçer, sırat’ı, çölü.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Muhammet Aydemir, Artvin kurbanı,
Nisanur ile Mert’in, gitti canı.
Eşi Fatma’ya, verdiği söz hanı,
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Bahattin Erturhan, Sivas yolunda,
Eşi yollarda, hamile halında,
Küçücük yavru, ağlıyor salında.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Tayfun Erol, Aydın’lı şehidimiz.
Bayraktepe de, vatan şahidimiz.
Al güller içinde, yatar tertemiz.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Ozan Onur Ilgın, Adana yandı.
Paksoy’um, kıyamet kopuyor sandı.
Türk Bayrakları, gökte dalgalandı.
Bu canlara, nasıl dayansın yürek.
Kayıt Tarihi : 28.3.2013 10:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!