Gezerseniz gündüzleri,
Görürsünüz andızları,
Mayıs’ta yaylaya çık da;
Seyreyle ay, yıldızları.
Akseki’lidir aslımız,
Firavun derler ceddimiz,
Çin’in sarayına gitti,
En güdük, yırtık feslimiz.
Öncelik cami, mezarlık,
Her evimiz bir nazarlık,
İşte Akseki’de kural;
Ticaret şartı; pazarlık.
Gelin, kız arpa yolarlar,
Hayatta inek sağarlar,
Gül benizli, şal kuşaklı;
Yan bakanı tez boğarlar.
Yer filis aşı, keşkeği,
Yaramaz çocuk; demşeği,
Genç yiğitler deli-dolu;
İşte bu yöre uşağı.
Keşke biraz düşünseydin,
Akseki’den evlenseydin,
Gayret, sabır, iktisatla,
Rabbe şükür eyleseydin.
Evler katran ve ardıçtan,
Duvarları yığma taştan,
Düğmeli evlere gel de;
Bir soğuk su iç bakraçtan.
Bizde ‘Evlek’ adı ‘Avar’,
Keçilere deriz ‘davar’,
Yaşlı teyzem ne yapsın ki,
Bir inciri üç gün gever.
Gurbetçide tahta bavul,
Çalgıları def ve davul,
Akseki’yi öğren yeter;
Gezme(!) gurbet, ülke, gâvur.
İsterdim şiir bitmesin,
Sözüm yabana gitmesin;
Akseki’yi bilmeyenler;
Hayat yaşadım demesin.
Kayıt Tarihi : 6.7.2019 14:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, Torosların şirin ilçesi Akseki'yi ve Aksekilileri anlatmaktadır. Nüfus kütüğünde hane sayına göre Antalya’nın en büyük, içinde kalan sayısına göre belki de en küçük ilçesidir. İlçe halkı zor günlerin maşekkatli insanlarıdır. Yokluktan varlığa çıkmıştır. Geçmişini unutmaz, sabırlı ve gayretlidir. Dürüsttür ve iktisatlıdır. Günümüzde neredeyse fakir Aksekili yok gibidir. Sermayesinin temeli bu hasletlere dayanır. Gün görmüş, olgun insanlardır. Gelenekçidir, kuralcıdır, itaatkardır. Nerede ne yapacağını, neyin nereye gideceğini iyi bilir. Korkusuzdur. Yiğittir, lafını esirgemez. Gözünü budaktan, sözü dudaktan sakınmaz. Öyle ya; yiğidin iyisi biraz deli olur. Aksekileri farklı yapan özellikler işte bunlardır. ‘Çok gezen mi, çok yaşayan mı iyi bilir’ sorusunun cevabını en iyi Akseki'liler bilir. Boşa ömür harcamazlar. Bir yıkık handa 40 yıl eyleşmezler. Meslek ne olursa olsun kafa ticarettedir. Ticaret kafası bir tecrübeye, fazla memleket görmeye dayanır. Toprakları verimlidir. Fikir adamı, bilim adamı, iş adamı bu topraklardan yetişmiştir. Aksekililer Akseki'de oturanlardan ibaret değildir. Bu gün dünyanın dört bir tarafında Aksekili görebilirsiniz. Adeta gurbet için akıncıdırlar, öncü kuvvetlerdir. Ataları Mısırdan gelmiştir. Mısır'ın eski yönetimi tarzı firavunluktur. Yöneticilik Akseki'lilere ata mirasıdır. Aksekili yöneticiler diğerlerinden çok farklıdır. Kabiliyet, zeka, tecrübe… İşte başarının sırrı bu. Yönetileni anlamak, kendini onun yerine koyabilmek. Aksekili kızlar ve kadınlar ailesine bir başka bağlıdır. Tek başlarına tarlaya, bağa, dağa giderler, hiç korkmazlar. Yan gözle bakan olursa kelleyi torbada görür. Erkekleri babayiğit, kadınları ana yiğittir. Kocasına saldıran olursa ilk darbeyi kadından yer. O zaman görür Aksekili kadın neymiş. Kadın her yerde erkeğe eş, Akseki'de ise ilaveten ciddi bir güçtür. Bu kadınlar erkeklerini başarılı yapar. İktisat, kanaat, sabır... İşte Akseki’linin zenginlik kaynakları. Kocası gurbete gider, kadın evi nasıl nasıl geçindirir. Devlet hiç bir imkân sunamasa bile devletine küsmez, nedir bu memleketin hali demez. Her zaman milletimizin bahtiyar olması için Rabbe şükür eder. Yardımlaşma, fakirleri gözetme, güler yüzlü oluş mayasında vardır. Kadınları evi yokluk bassa kocasına bile çaktırmaz. O'nu üzmez. Tüm bu özellikler için Aksekililer der ki; başka yerin beyinden, kendimizden çıkan çingen daha iyidir. Ne de olsa Akseki uşağıdır. Akseki'nin güzellikleri ve özellikleri saymakla bitmez. Merak edenler bu güzellikleri yerinde öğrenebilirler, anlatmakla olmaz, yaşamakla olur. Bu şiir, Aksekililere, Aksekiden bölünerek ilçe olan İbradılılara ve Gündoğmuşlulara, ayrıca Aksekililerle gönül bağı olan tüm dostlara bir armağandır.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!