Kırık dökük kaldırımlarla donatılmış bir sokağın sonunda metruk ve köhnemiş bir evin pervazları dökülmüş penceresinden sarkık, gün boyu temizlikten beli iki büklüm olmuş; eli çenesinde, tarlada çalışan erlerini bekleyen kadınlar kadar yorgun ve sabırsız dolaşıyor damarlarımda feri kesilmiş kanım
Güneşte de bir heyecan!
Bütün gün havada asılı kalmanın yorgunluğu, bir an önce batmanın ve tan yerini ağartarak yeniden doğmanın sabırsızlığı var
Sonra çocukları görüyorum; hızla çöken karanlıkta havası inmiş çehresi yırtık topla oynarken, annesi cama çıkıp; Akşam oldu haydi eve! Diye korkunç bir sesin tereddütünü taşıyan çocukları.
Bir de evsiz ve öksüz çocukları.
ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
Devamını Oku
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam