İliklerime kadar ıslanırken yağmurda,
Bulutlar irkiliyor baykuşun çığlığından.
Ak köpükler bir anda karışırken sulara,
Kumların rengi uçmuş, denizin sığlığından.
Zamanı kovalarken kalbimin vuruşları,
Kalın sis perdesinde bir ışık yanıyordu.
Gecenin ayazında yıldızlar göz kırparken,
Al perçemli mehtabın yüreği kanıyordu.
Gök burcunda uyurken kar yangını gölgeler,
Bozkırları donatan kır gülleri ırakta.
Varlığın son soluğu kuşatırken evreni,
Akşamın alacası nöbet bekler durakta.
Uyanan şafaklarda hislenirken imbatlar,
Susuz kalmış yamaçlar bulutu sağıyordu.
İkindilerden kalan hüzünlü akşamlarda,
Üstümüze semadan göktaşı yağıyordu.
Umutlar savrulurken yalnızlığın çölünde,
Kilitlenmiş dudaklar serabı içiyordu.
Maviliğin içinden çıngılar saçılırken,
Duygu dönemecinden mevsimler geçiyordu.
Rüzgâra katlanırken dal ucu yaprakları,
Zoraki gülüşlerde bir hüzün seziyordum.
Karanlıklar erirken asfaltın zifirinde,
Bense yorgun kıyıda yıldızsız yüzüyordum.
Kayıt Tarihi : 4.2.2010 18:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)