Akşama Vurulmuş Sabah Gibi

Sen sevmeyi deneme
Seviyorum deyip yalan söyleme
Sevmeyi bana bırak
Bana bırak acıları özlemleri
Sevda uğruna ölümleri
Sen üzülme sevdiğim
İhanetini yaşamana bak
Sen bilmezsin yalnızlığı
Öyle bir şeydir ki
Yüreğin sevdayı yaşar
Eksilmese de gözlerinden yaşlar
Bir sonun başlangıcı gibi
Acılar yüreğini sarar
Herşeyin bittiğini sanırsın
Eceli duyumsar
Ölümü özlersin zamansızca
Bu genç yaşında boşu boşuna
Ölüm bir gün gelecek elbet
O masum biline yüzünü okşayacak
Sonra bir şeyler fısıldayacak
Ve.....
Derken göz göze gelecek seninle
Ürpereceksin belkide
Daha vakit var
Gün batımında hızı kesilen rüzgarın
Uysallaşmış ölü dalgalar gibi
Neler olduğunu anlamaya çalışırken
Gözlerin yanar
İçindeki isyana şaşarsın
Sen bilmezsin ihanetin acısını
Hangi yana baksan
Bir hain çıkar karşına
Darılırsın yarınlara
Acı verir ister istemez
Yaşam denizinde insana
Gerçekler anlatılır inanmazsın
Anlamak istemezsin
Dört bir yanını çaresizlik sarar
Umuda kurşun sıkanlar
Zindandaki ışık gibi gelir
Aldanır; ayaklanırsın
Kadersiz ölülere karşı
Can vermek istersin sevdalara
Boşu boşuna yorulursun
Unutmaki! ! ! !
Hiç bir şey kaldığı yerden başlamaz
Aldanırsın
Bilmem kaç kişilik sevda avcılarına
Akşama vurulmuş sabah gibi
İhaneti yaşarsın hiç istemesen de
Kimbilir kaç insana
Sevda yasını yaşattığını unutarak
Yarım kalan rüyalardan uyanır
Boğulursun gecenin çaresizliğinde
Suçluluk duyarsın belkide
Bunca yıldır yaptıklarından utanırsın
İşte o zaman;
Acıdan arta kalan boşluk
Varsa;
Teselliye gelir seni
Yediğin vurgunlar sana yetmez
Dostum dediklerin seni tanımaz
Unutma ki
İhanetin arka bahçesi
Sen de yaşattıklarını yaşarsın