'Aklın Karışana Değil, Alnın Kırışana Ka ...

Cüzdanım çok kabarık bunun parayla alakası yok.
Paradan daha değerli şeyler var mesela
Saç telini cüzdanım da saklıyorum, gittiğimiz sinema biletlerinin ve fotoğrafının arasında..
Fotoğrafların ne kadar çoğalırsa o kadar çok kabarıyor yani.
Mutluyum.
Belki en çok mutluluğu sen vereceğin için, diğerleri mutluluğumu aldılar gittiler..
Hiçbir şeyin, hiç kimsenin veremeyeceği mutluluğu veriyorsun.
Mutluluğun eş anlamlısı senin adın, unutma mutluluk bana değil bize yakışıyor.
Beni tamamlamadın sen, çoğalttın. İçimde ne varsa ikiye katlandı açıkcası.
Mutluyum, bir şeyi kırk kere söylersen olur dediler öyle yaptım.
Sabah gözlerine açmana sebep olan bir şey olur uykunda.
-Günaydın sevgilim-
Günaydın; Bana gün içerisinde ne kadar mesaj atacağını bilmiyorum, kaç harf kullanacağın umrumda değil.
Aralarından iğneyle seçeceğim iki kelime var. ''Seni Seviyorum'' Bunu duymak bütün gün huzurlu bir şekilde geçirmeme sebep oluyor..
Irkçıyım ben, insan ayrımı yapıyorum.
Seninle diğer insanları aynı kefeye koymamı kimse beklemesin benden..
Geçen gece rüyamda görmüştüm.
Nasıl mutluyum anlatamam, rüyaları bile boş geçmek istemiyorum çünkü hatta o gecenin sabahı dudağımda uçuk çıktı..
Uyanmaktan çok korkmuştum, çok..
Biraz daha fazla görebilmek için her şeyi yapardım, top patlasa uyanmazdım.
-Sen beni mutlu etmeyi çok iyi beceriyorsun..
Biz el ele tutuşmayalım, ellerimiz birbirine sarılsın..
Diyorum ki elini tutmak, yeni yürümeyi öğrenen çocuk gibi, tut elimden yürüt beni.
Çocuğunmuşum gibi, gözün de değil, gözünün önünde büyüt beni.
Sen yokken yanımda buz gibiyim..
Üşümüyorum ama buz gibiyim.
Nefesin yüzüme değdiğinde çözülüyor o buz..
Kanım kaynıyor hatta, sana..
Sakal uzatıyorum.
Sen sakalımı seversin, yüzüme dokunup oynamandan biliyorum.
o güzel sesini sadece benim kulağım duyuyor ya, ne güzel ya başkasının kulağında harcasaydın..
Şükür diyorum şükür..
Aklımı seveyim aklımı, nasıl olsa orası da senin yerin aklımda bin yaşa..
Mesela hapşur sürekli benim yanımda..
Benimle yaşa demem için bahane yarat bana..
Nefes alıp verirken seni düşünüyorum..
Nefes kelimesini seviyorum çünkü, içinde seni barındırıyor..
Gülmek, bir surat ifadesinden öteye gidiyor sen uyguladığında.
Ben ağlasam bile sen hep gül çünkü ağladığını hissettiğimde, gözünden düşen yaş benim içime yağmur gibi yağıyor..
Unutma; Ağzımda sürekli olan repliği.. '' Sen var ya sen, iyi ki varsın''..
Senin uzun saçların var ömrüm gibi, cenneti anımsatan gülüşlerinde var işte o yaşamadan öldürüyor sanki.
Hele o güzel sesin kaç derece sıcaklıkta geliyorsa içinden artık,
hep eritiyor beni.
Tabi içimi acıtan kahverengi gözlerin de cabası..
O dudakların sırat köprüsü gibi incecik, açıldığında içine düşmek istiyorum..
Nasıl anlatayım daha canımın içi? Allah ne verdiyse, seviyorum..
Sen yine de bana bakma arada ufak tefek şeylere takarım.
Mesela parmağına, yüzüğümüzü..
içinde isimlerimizin olduğu..
Hayat güzel..
Yanımda seni görenler zaten hayatın ne kadar güzel olduğunu görüyorlar..
-Geceler çok gündüz artık..
Sırf sen iyi geceler dediğin için gecenin bir vakti güneş doğuyor dünyama..
Diyorum ki canımın içi;
Aslında bütün mesele aklının karışmasına kadar değil, alnının kırışmasına kadar durabilmem hayatında..