Aklın Canı Aşktır - Garib Çoban

Aklın Cânı Aşktır - Garib Çoban

Hak teâlâ istediği vakit zâhir olan gamın kendisini sürûra tebdil eder.
Ayağını bağlayan şey senin hürriyetin olur.
Ne kadar kanaat ettiysem misliyle ihsan gördüm.
Kime borç verdiysem Allah bana daha çoğunu gönderdi.
Maddeci bir kafayla algılanabilecek şeyler değil bunlar.
Dünyanın ahvâli hep tersinedir; gamı hakikatde surür.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Elemi rahat, ağlaması gülme, gülmesi ağlamadır.
Bazı şeyler ancak yaşayarak tam olarak kavranabiliyor.
Uzun zamandır kimseye kırılmadığımı fark ettim.
İnsandır, yapar diyorum.
İnsandır, kırar.
İnsandır, düşüncesiz davranır, incitir, acıtır, insan işte, altı üstü.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Mevsim sonbahar dışarıda acayip güzel, yürüyüş yapılacak bir hava var.
Hafif ısıran, yanakları kızartan, montu boğaza kadar çektiren, çayın dumanını yüzde hissettiren bir soğuk var.
Sevdiğin şeylerden vermeden lütfa mazhar olamazsın.
Sevgi verir sevilirsin, mal verir kazanırsın, emek verir karşılığını alırsın.
Bu kadim bir kaidedir, v/ermeden verilmez!..
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Netice güzel olacaksa çekilen çilenin bir önemi yoktur.
Hz. Yusuf'u görmek Mısırlı kadınları ellerinden etmişti.
Onlar gibi özellikle hayatlarını ilim yoluna vakfedenler de yaşanacak pek çok şeyi kaçırırlar.
Ancak işin sonunda en yüksek rütbeye ulaşırlar; ilim rütbesine.
Saygındır vakit, unutma!..
Sır gibi seversen eğer muradın gerçekleşir.
Çünkü tohum, toprağa gizlenirse yeşerir.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Aşk talibinin dünyadaki cenneti gönül kütüphanesidir.
Yabancılar ona dokunamaz, onunla belli sınırlar çerçevesinde ancak muhatap olabilir.
Oysa aşıklar öylemi, seni andım ve yeşerdi bahçelerim Huu derler.
Adım adım tercihen akşam çorbacıya filan gidilebilir.
Güzel şeyler kolay elde edilmez, zahmet ve emek ister.
Ama bunlar soğuğun şefkatli olduğu son demler.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Putlarından kendine vakit arıyamayan suretlerle dolu her yer.
Bir gün herkes bu konforu arayacak, yaşlı gözlerle.
Sevmeyi bilmek kadar buğz etmeyi bilmek de önemlidir.
Ve esasında buğz etmeyi bilmeyen sevmeyi de bilmez.
En kötü duygu, şansın varken bir şeyi yapmadığın için pişmanlık duymaktır.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Bu dini sırtınızda yük gibi taşımayın sözü o kadar kıymetli ki.
Bu dini öğreneceğiz, öğrenince seveceğiz.
Farzıyla, sünnetiyle, müstehabıyla yaşayacağız.
Bir ömrümüz var, insanca, müslümanca sevgiyle yaşayalım.
Bir de önlerine özgürlük diye konan her bir pislik nasıl da konuşabilecekleri alanları daraltmış g/örüyor musunuz?..
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Şems vakti işaretler bekliyoruz.
Sanki bu işaretleri beklemek en bariz işaret değilmiş gibi.
Kadın, erkek, eşcinsellik ve gayri ahlâkî pek çok durum sorun.
Bazen kendinizi korumak için inşa ettiğiniz zırh, içinde yaşadığınız kafestir.
Bir noktadan sonra öyle bir tabuya dönüşüyor ki iki tane aklı başında insan bir araya gelip konuşamıyor bile.
Sevgimizin karşılığında bana yoldaşlık sunmayan kişilerin yalnızlığımı çalmasından nefret ederim.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Eğmeden, bükmeden, modern dünyaya ve çevremize taviz vermeden.
Onunla tazelenip yenilecek, her dem yeniden doğacağız.
Ancak böyle huzur bulabiliriz, güzel dinimizle.
Şu kapkaranlık insan yalnızlığından beni kurtaran, şems vakti çılgıncasına öğrenme isteğim.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Ben hiç çocuk olmadım. Çocukluğum olmadı.
Çocukluk aşktır, neşedir, kaygısızlıktır.
Her şeyden önce dualara ihtiyacım vardı.
Ancak ben geçmişteki kendimi hep ayrık, mahzun, düşünceli görüyorum.
Şems vakti gönlüme bir ateş düştü, düşen ateşte yandı ateş de yandı teheccüt vakti.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

İnsân-ı kâmili ancak insân-ı kâmil tanır.
Teheccüt vakti kendimi okumak, benim için en büyük mutluluk ve en güvendiğim avuntum olmuştu.
Çocukluğumdan beri kendimi, nedendir bilmem, korkunç derecede yalnız ve farklı hissettim.
Bizimkilerin yoksulluğundan mıdır,
yoksa başkaları gibi doğmamış olduğumdan mıdır acaba?..
Bilmiyorum!..
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Ten cansızdır; ona ilişik olan cân ise bir manadır.
Ve mana ilişik olduğu sûretin ne dahilinde.
Ve ne de haricindedir; binaenaleyh lâ-mekandır ve bî-vatandır.
Ey garib, Agâh ol, aşığın eti zehirlidir.
Eğer hayvan siretinde ve tabiatında olan kimseler âşıka saldırıya kasdetseler, kendileri zehirlenip ölür.
Size yeniden söylüyorum, benim çocukluğum olmadı.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Akıldan başka gücüm, ölülerden başka dostum, kitaplardan başka zevkim yok.
Gerçek keşif yolculuğu, yeni manzaralar aramakta değil.
Yeni g/özlere sahip olmaktır.
Ya bir daha okuyamazsam!..
Bizim insanlığa dair bunlardan öğreneceğimiz hiçbir şey yok.
Biz müslümanlar olarak yanlış olanı konuşur ve düzeltmeye çalışırız.
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.

Her erdemli insan gibi.
Duayla b/eklediğim yarınlar, dünde kaldı.
Teheccüt vakti dile dökülmemiş duygular asla ölmez.
Böylesi bir fikir hapsini kabul edemeyiz sevgiyi.
Kim olacağını bilmek istiyorsan, ne yaptığına bak!..
Ey garib, sakın hâ bu âlemdeki imtihanlardan birini kazandım diye kendini kemâle ermiş zannetme!..
Ben kendimi öğrenmek isteyen bir cahilim.
(Y.ed - Takva Elbisesi Albümü)