Neydi, beni kollarımdan alıp, ta geleceklere uçuran.
Usuma ne fısıldamıştı melekler, çocuk rüyalarımda.
Durdurabilir miydim, sarhoş babanın, maaşını içki sofralarında tüketmesini.
En iyi arkadaşların, cüzdan boşaldıkça, onların da yanından tüyüşlerini.
Neydi, beni yedi yaşında dilendiren bu memlekette, benim de babam vardı, benim de anam vardı, ben çocuktum, dileniyordum,
Dilendikçe hayatı anlamamak için, erişkin olmak istemedim.
Utanmıyordum, farkında değildim ve siz farkında olanlar utanma duygunuzu bile yitirmiştiniz, gözünüz, sokakta dilenen çocukları görmeyecek kadar örülmüştü.
Bu senin kaderin ve sen buna katlanmak zorundasın kolaycılığına ve masalına kendinizi ve beni inandırmaya çalışmıştınız.
Bu çocukların dilenmesinden daha da hüzünlüydü, acıydı.
Bakıyordunuz, bizlere, yaşama, kaderinize ve Allah’a şükrediyordunuz.
Ama benim dilenmemin nedenini, benim olmadığımı öğrendiğimde işsizdim.
Bu kez yine Allaha şükrediyordunuz, beni gördüğünüzde.
Dikkatimi çekiyordu,
Her zor durumda birini gördüğünüzde,
Yani benim gibileri, dini duygularınız yüceliyor, Allah kurtarsın diyordunuz.
Allah’a ben de yalvarıyor ve dua ediyordum,
Ama sizin adınıza, bunların yanan ve yiten vicdanlarını yeşert diye.
Aklımı alan neydi,
Benim de ülkem vardı, benimdi bu bayrak,
Okul duvarlarının arkalarından gülerek -hala her zor durumda gülüyorum, nedenini siz psikologlara bırakıyorum- yaşdaşlarımı seyrediyordum.
Orada kayıtsız şartsız bu memleket milletin diyordu.
Yaşdaşlarım okula gidiyordu, bir çocuk, milletin en ufak ferdi, hani seb-i sübyan denilen, ben dileniyordum,
Memleket benimdi, beni görmeyen parlak siyah arabalı, kravatlı, ağır ve emreden havasında, kapılarını birilerinin açtığı kadınlar adamlar,
Benim dilenmemi görmüyorlardı.
Çocukları dilenen bir ülkenin yöneticisi olmaktansa, çocukları dilenmeyen bir ülkenin yöneticisi olmak isterim.
Asıl zoruma giden de, çocukların dilenmesini kader diye kabullenen ve kendilerini aklayan zihniyet.
Beni sokak konservatuarına terk ettiniz -değme oyunculara taş çıkartırım- siz yanımdan geçen seyirciler,
Ey sorumluluğu olan, olmayan seyirciler,
Aklımı alan ne,
Söyleyeyim mi, beni çocukken sokakta dilenmeye terk eden bir sistemde,
Büyüdüğümde ve tehdit olduğumda
Bunun nedenini anlamamanız.
Kayıt Tarihi : 1.11.2008 19:56:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlhami Şenol](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/11/01/aklimi-alan-neydi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!