Şu dünyanın günü nasıl akar?
Gökyüzü de yere bakar
Yıldızlar da ışık saçar
Bilemedim bilemedim
Ay gökyüzünde nasıl durur?
Geceleri bize ışık verir
Bazı yıldızlar düşer erir
Bilemedim bilemedim
Bir yandan doğar bir yandan aşar
Düşünürse insan buna da şaşar
Bazı yıldızlar yerde bazısı koşar
Bilemedim bilemedim
Bakarsın akşam olur gece çöker
Yıldızlar da hep yere bakar
Sabah olur güneş çıkar
Bilemedim bilemedim
Bu dünya böyledir insan gelir geçer
Dünyaya gelir yine geri kuş gibi uçar
Ölüm şerbetini elbet herkes içer
Bilemedim bilemedim
Gafletteyim kendimi bilmem
Beş vakit namazımı da kılmam,
Şu dünyada elbet kalmam
Bilemedim bilemedim
Bir gün buradan göçülür
Beyaz kefenim de biçilir
Ne yaptım ki sırat köprüsünden nasıl geçilir
Bilemedim bilemedim
Azrail gelmiş dayanmış canıma
Hısım akrabalarım toplanmış yanıma
Acımadan yine de kıydı canıma
Bilemedim bilemedim
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman