Ne telefon çalar artık, ne de kapı çalınır.
Göçen kuşlar gibi; gidenler, hatıralara yazılır.
Ömrün son nöbetleri tutulurken, özlenen yıllar arasında,
gözler ağlar ağlar da, gene de zamana bakakalır.
Zaman akıp gitmiştir; sudan bile daha hızlı...
Önce o narin, o sevimli çocukluk çağları, sonra, , ,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.