akiklerim dağılır çocukların yanıtsız bakışları yerde
pusulasız kalırım kızıl Gazze’den Kızıl Deniz’e
güneşi emen sardunyalara benzer çığlıkların
bilirim de bilmez gibi sığınırım ay ışığını kovalayan koynuna
taş olayım diyorum sapanlarında bir gece vakti diyorum ansızın
cesedim ya da dolaşayım çocuk ellerinde renkli kalem kokusu
yitirdiğim bir şeyler var unuttum
ruhumu ruhuna sarayım beyaz fosfor gelinliğinde
beni hangi sözcük ayırır sırtlandan kim
ne de çok kır yayılır bakışlarında kara
siyah gelincikler devranıdır düşleri darmadağın çünkü sabah
kızıl öpücükler kırılır kınalı ellerinde Filistin’in
altın keçiye tapanlar sülalesi kanınla beslenir bir tanem
beni kabaran kalbim boğar bilirim de bilmez gibi
leylaklar utanır dudaklarının renginden yansır ki toprağı vazgeçilmez kılar
başıma küller elerim
kükürt bulutu saçların rüzgar
sımsıkı sokarım kalbime çocuk seni
ahay çıplaklığın sandal tütsüsü amber kâfur saatlerinde
bir yol göster diyorum çakıl bakışlarınla şuradan oysa
toprak senin düşmenle uyanır uyanmasam keşke
akiklerim dağılır
gül artık!
Kayıt Tarihi : 14.1.2011 12:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Haşim Hüsrevşahi](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/01/14/akiklerim.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!