Akif Çelik Şiirleri - Şair Akif Çelik

0

TAKİPÇİ

1982 yılında Van' da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Van' da tamamladı. 2002 yılında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü kazandı. Aynı bölümün ikinci sınıfından ayrılarak İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslarası ilişkiler bölümüne geçti. Halen İstanbul'da öğrenimine devam etmektedir. Yazıları ve şiirleri çeşitli ulusal ve yerel dergilerde yayımlandı. Yayımlanmış üç adet kitabı bulunmaktadır.

Akif Çelik

oynamıyorum artık!
nereye saklansam
Tanrı sobeliyor beni...

Devamını Oku
Akif Çelik

Bir yaz gecesine sığındı mavi
iskemleler dizildi ardı sıra
gizlendi imgeler
günlük konuşmaların ardına
ne kilitler var gecede
ne de yönlendiğimiz yağmurlar

Devamını Oku
Akif Çelik

(Dostoyevski'nin 'Yeraltından Notlar' adlı kitabına ithaf olunur.)

Ve üstünde tozlar gezinirken dolapların
yanlışlıkla
yanlış bayraklar vardı ellerimizde
kendimizi kilitlediğimiz odalarda

Devamını Oku
Akif Çelik

(Paulo Coelho'nun Piedra Irmağının Kıyısında Oturdum,Ağladım adlı kitabına ithaf olunur.)

Ya coşkulu olmalı yağmur
ya da susmalı
yağmur dilinde Meryem
damlaların anası olmalı

Devamını Oku
Akif Çelik

düşlerinde bir kadın büyüttü İsa
bir gece ve her gece
yetişkin çocuklar bir tanrıça dedi bu düşe
düş haykırmaya başladı gerçeği
sayıklamaya başladı
düş bir düşe kapıldı

Devamını Oku
Akif Çelik

Şehir yürüyen bir devdi
koca adımlarıyla üzerimize geliyordu
yağan kar taneciklerinden alıyordu
elbisesinin donuk nakışlarını
sözcükler bulanık aynalardan
yansıyarak

Devamını Oku
Akif Çelik

(Paulo Coelho'nun 'Beşinci Dağ' adlı kitabına ithaf olunur.)

Ellerimizin ağırlığında
bilenmiş nice bıçak gibi
köreliyor gün bir daha
gökten üç elma düşüyor sevgili

Devamını Oku
Akif Çelik

önündeki binlerce tırtılı iterek
küllerce istila edilmiş bir
ateş kozasıyla
yıkanıyor kelebek...

Devamını Oku
Akif Çelik

şapkasını eline aldı' beyaz adam
başladı yürümeye
aydınlık
karanlığın bitiminde başlayan
beyaz leke
öfke duyuyordu öfkeye

Devamını Oku
Akif Çelik

Ey gözlerimin seyrini yakalayarak
ruhumu yargılayan yargıç!
tezgâh üstlerinde pusular biriktiren yakarışlarıma,
onulmaz yaralar işlenecek olan bedenime
arzularımı haykıracağım
bilinmez bir saydamlıkta

Devamını Oku