Mobbing’in sözcük anlamı, psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermektir.
Mobbingi kişiler yapabileceği gibi kurumlarda çalıştığı kişilerce yapabilmektedir.
Mobbing özellikle hiyerarşik bir yapılaşmanın olduğu gruplarda, zayıf bir kontrolün olduğu örgütlerde güçlünün altta kalanlara psikolojik yollardan baskı yapmasıdır.
Mobbing duygusal bir saldırıdır. Kişinin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlar. İşverenin İma, alay ve karşısındakinin toplumsal itibarını düşürme gibi saldırgan bir ortam yaratarak onu işten çıkmaya zorlamasıdır.
Mobbing bir anlaşmazlıkla başlar, bu işin akışına ilişkin ya da bir davranışa ilişkin v.b olabilir. Daha sonra zorbanın saldırgan eylemleriyle devam eder, saldırganlığa zorbanın dışında yönetim veya iş arkadaşlarınızda katılabilir. Süreç işinize son verilmesi ya da sizin ayrılmanızla tamamlanır.
Ayrılmanızda işinize son verilmesi de çoğunlukla mobbingin bitmesine yetmez çünkü benzer bir iş kolunda çalışacağınız zaman artık referanslarınız kirlenmiş olur. Ya kötü huylu ya asi ya da işten anlamaz olarak artık damgalanmışsınızdır.
Bu süreç işlerken çalışanların karşılaşacakları olaylara bir bakalım. Örnek teşkil etmesi ve yaşanırken mücadele verilmesi açısından önemli gördüğüm için bunları maddeler halinde yazmak istiyorum.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Mobbing Bank Skandalbank'ın Skandalları kitabım çıktı...
“Emrolunduğun gibi dosdoğru yürü /dürüst yaşa! Seninle birlikte tövbe edenler de. Sakın aşırılık edip azmayın! O, yapmakta olduklarınızı görüyor. Zulmedenlere eğilim göstermeyin! Yoksa ateş sizi sarmalar.” (Hûd Suresi, 112-113)
“Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır. Bu dünyada bırakabileceğin en iyi miras dürüstlüktür.” / Che Guavera
'Kötüyü korumak da kötüdür.' / Önder Karaçay
'Zulüm ilk çıktığı adrese geri döner ve başlatanı bitirir.' / Önder Karaçay
'Haksızlığa karşı isyan yoksa, özgürlükte yoktur.' / Önder Karaçay
İmkânın sınırını görmek için imkansızı denemek lazım.(Gemilerin karadan yürütüleceğini söylerken) / Fatih Sultan Mehmet
Son yıllarda KÜRESELLEŞME çabaları içerisinde özümüzü en başta sermaye ve siyaset tarafında kaybettiğimiz için geleceğimizi de bu mihvalde kaybetme yolunda çok hasarlar gördük. En çok insanımıza baskı, şiddet uygulanarak varlık aktarma girişimleri sonucu emperyalizmle işbirliği içerisinde olan her kurum müşteri ve çalışanlarına yukarıda yaşanan bariz ayrımcılık suçu gibi sayısızca suçlar işlenmiştir. Özellikle bizden sandığımız kurumların buna alet olmaları iyiye delalet olmamakla birlikte gelecekte bu kurumları çok büyük tehlikeler beklemektedir. Bir kurum basiretli olmayı en başta insana karşı göstermelidir. Basiret yoksunu kişileri iş başına getirmekle ancak bu vakaların kucağında bulur ve zamanla tarihin çöplüğüne atılır. Hak mücadelende üstün başarılar diliyorum Önder bey sonuna kadar haklarını ara. Sakın vazgeçme. Derslerini almazlarsa bu tür zalimliğe devam ederler. Azmış kudurmuştan beterdir çünkü. Saygılarımla.
Meltem hanım, Allah da bize havale ediyor. Nasıl olacak? Sevgili adaşım, davanı aç, delillerini sağlam tutmuşsundur umarım. Sürüm sürüm süründür güzel kardeşim. Allah zulme uğrayanlarla beraberdir. Moralini yüksek tut.
Allaha havele etmek en iyisi...
bu tür haksızlıklar nerede olmuyor ki be can....
dünya o kadar adaletsiz ki...
hele hele bizim ülkemiz
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta