Ailenizin Şairi Şiiri - Aydan Örtülü

Aydan Örtülü
27

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Ailenizin Şairi

(İnsanlardan, kendilerine hayata sarılma gücü verdiğime dair mektuplar alırım. Peki, ben nerede bulacağım o gücü? .. ''Charles Bukowski'')

her ne kadar “serseri” deseler de,
“siktiredin düzen düşmanını”
“komünist hergele” deseler de,
delikanlılık dönemlerim siyasi sorguların kıskacında,
nezarethanelerde,
gözaltlarında geçse de
ve annem her gece pencerede
merakla, endişeyle yollarımı gözlese de,
öyle serseri ruhlu bir şair değilim ben.
vurdumduymaz, sorumsuz,
ipsiz – sapsız, boş vermiş.
neme gerek;
her çiçekten ayrı bal eylemek,
her limanda bir sevgili tüketmek,
ve yaşama, maymun iştahlı gözlerle el etmek.
ben; adam gibi,
etliye-sütlüye dokunmayan şiirler yazarım.
söz gelimi;
genişliği bire kırk santim,
derinliği yetmiş beş,
boyu da iki metre...

isteyen kanat açsın demir dinozorlar içinde,
gemiler birbirine karıştırsın deniz fenerlerini,
herkes tuttuğu kızı öpsün;
kör her önüne geleni,
bir tavşan közlenmiş bakışlarla dilensin yaşamı
yangın yeri ormanlardan,
ırmaklardan yeşil kefeniyle/ zehirli sular aksın,
ölü doğsun mevsimler,
açlar kendi etini dişlesin,
ve tükeniksiz mermiler
son kuşu da kanadından etsin;
yahu neme gerek, ha neme gerek,
ne gam baba, ne kasavet.
salağım ya;
neme gerek.
her ne kadar, askerde disiplin cezaları verilse de,
emre itaatsizlik,
hadiseyi ciddiye almama falan,
gelse de askerliğim yanmanın eşiğine
ve askerlik müessesesini sevemesem de,
silahları,
topu, tankı,
ve katı kuralları,
savaşları;
ben, adam gibi,
ben etliye-sütlüye karışmayan,
zülf-ü yare dokunmayan şiirler yazarım.
genişliği bire kırk santim oradan buraya,
derinliği yetmiş beş,
boyu da iki metre...

bir yerlerde duramama,
oradan oraya gezerlik,
serperek anıları hafızanın torbasından
vurdumduymaz bir göçerlik.
nerede bende o şans,
başıbozuk türküler söyleyenler nerede,
sakıncalı yazıların müellifi,
ve dolaşıp dağlarda tedirgin ceylanlar gibi.
göçebelik?
bir şehri eskitmek her gün?
ve günde iki buçuk paket cıgara nefeslediğim,
nikotin katranının bürümüşlüğü,
hasretinin bir ateş gibi düşmüşlüğü,
elbette paralanır ciğer dediğin...
kesinlikle belli yerim yurdum,
öyle gezegen değilim.
çünkü,
değişmiyor telefon numaram,
değişmiyor adresi evimin.
her ne kadar yanlış adreslerde dolansam da,
her ne kadar yanlış kapıları çalsam da,
ve dilengenliğim yüzüme vurulsa da
kırılsa kalbim, onurum yıkılsa da;
dedim ya,
ben sahici bir adamım.
ve adam gibi,
etliye – sütlüye dokunmayan,
ne şişi ne de kebabı yakmayan
akıllı uslu şiirler yazarım.
genişliği bire kırk santim ucu ucuna,
derinliği yetmiş beş,
boyu da tam iki metre...

düşün! ..
bir yanında yüreğini çaldırdığın o sevgili,
diğer yanında gururun, haysiyetin.
iyi de;
ben yalnızca sevdama boyun eğer,
bel bükerim.
ki nasılsa bakkalda bile satılıyor “gurur” dediğin.
salağım ya,
gereği yok şairliğime haysiyetin
ve böylesi muzır şeylerin.
memuriyet dönemlerim sürgünlerde geçse de,
dosyamız kırmızı kapaklı,
sicilimiz kızıla kesse de,
dedim ya;
ben, adam gibi,
etliye-sütlüye karışmayan,
tavşan boku gibi akmayan kokmayan
şiirler yazarım.
genişliği bire kırk santim milimi milimine,
derinliği yetmiş beş,
boyu da tam iki metre...

bazen dellenirim işte; hepsi o,
“sadece ara sıra”
felaket şekilde aklıma düştüğü olur akıbeti
anamın penceresindeki begonyaların,
ve soyunduğum urbaların astarındaki
o zamanın,
görülür;
ayevinde ışıldayan ayva tüyleriyle
özgürlüğe adımlanan koşularım.
yani, ben;
“kahretsin..! ”
fena halde ağırbaşlı bir adamım,
her ne kadar serseri deseler de,
“molla” denecek kadar vakar bir ozanım.
ve adam gibi,
etliye-sütlüye karışmayan,
hem nalına hem de mıhına vuran
şiirler yazarım.
genişliği bire kırk santim,
ne eksik ne de haylice,
derinliği yetmiş beş,
boyu da tamı tamına iki metre...

ama; dedim ya,
bazen dellenirim işte; hepsi o,
“sadece ara sıra”

şairce bir sır vereyim dostlarıma,
yazdığım bütün şiirler;
çöreklenip çöreklenip aklıma
akıp durdular kağıtlara,
yalnız ve yalnızca dellendiğim o zamanlarda.

Gürkal Gençay
21.Temmuz.2000.Cuma
Deniz Köşkleri - İstanbul

İşbu Şiir Şairi Gürkal gençay'ın Adına Kayıtlıdır. Kayıt Tescil No: 474653123786 / Tarih - saat: 12.12.2006 / 12:38:00
*************************************************************************


(--------------------
Bu şiirin hikayesi:

Yazı, şiir konusunda ise hep şunu söylüyorum. Özellikle annemi yitirdikten sonra...
Hayata olan öfkemi yazıyorum, tanrılara olan öfkemi (tabii eğer varlarsa)
İtirazlarımı, karşı çıktığım herşeyi, isyanımı ve kendime sorduğum soruların yanıtlarını yazıyorum...
Acılarımı yazıyorum, durmaksızın büyüyen... Gözyaşlarımı...
İnsanlar şiir zannediyorlar...

Mutsuz palyaçolar gibiyim hayatın içinde...
İnsanları eğlendiriyorum...
Yorum yapıyorlar soytarılığıma...
Beğeniliyorum... 'çok iyi yazıyorsun' falan diyorlar...
Derdim başka aslında benim...
Acılarımı süpürmeye çalışıyorum o beyaz kâğıtların üstüne...
Bir gün hepsini yakmak için...

İnsanlar şiir zannediyorlar...

Aydan Örtülü
Kayıt Tarihi : 7.6.2007 21:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ali Kemal Turan
    Ali Kemal Turan

    Şiirlerinizdeki derinliğe hayranım sayın Gencay.Yüreğinize Sağlık.Saygılarımla..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Aydan Örtülü