Bir devri dünyadır
İnsan cömertliğe yiğitliğe aldanır
Yiğitler, cömertler çıkarcılara fedadır
Sonunda çıkarcılar ayakta kalır
Bütün parsayı onlar alır
Ölene nam kalır
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
beğeni ile okudum şiirinizi tebrik ederim....
Tebrik ve teşekkürler..
Zaman zaman yaptıkları neşriyattan anlaşılıyor ki,
din ve İslamiyet düşmanları, ekseriya perde ardından bahaneler icad ederek dîne saldırmaktadırlar.
Doğrudan doğruya dînin ve İslamiyetin aleyhinde bulunmuyorlar; dîne hizmet eden, bu uğurda türlü fedakarlıklara katlananları nazar-ı ammede
kötülemek, halkın sevgisini çürütmek için hücuma
geçiyorlar; ta ki dîne hizmet edenleri atıl vaziyete
getirip, dînî inkişafa mani olsunlar, îmansızlığın,
ahlaksızlığın revaç bulmasını temin etsinler.
Demokrasi devrinde ve din hürriyetine müsaade
edildiği bu zamanda böyle olursa, 'Din zehirdir'
diye millet kürsüsünden îlanat yapıldığı bir devirde
dindarlara, husûsan İslamî gelişme ve inkişafa hizmet edenlere nasıl davranıldığı kolayca anlaşılır.
D E N İ L M İ Ş T İ R .
Yani eydanı boş bırakmağa
gelmez.
Var olunuz saygı ile selam.
Bedri Tahir Adaklı
Konusu,anlamı,anlatımı tek kelimeyle mükemmel bir çalışma olmuş,usta kalem Mehmet hocamı tüm kalbimle kutluyorum,selam ve saygılar.
figüranlar hep ezilenler.
kutlarım
namık cem
İnancın yoksa
Yalanı gerçekten ayırmaya
Başına kalır ahvali dünya
Begeniyle okudum
İnancın yoksa
Yalanı gerçekten ayırmaya
Başına kalır ahvali dünya
Çok doğru üstadım yüreğinize sağlık
Selam ve saygılarımla...Özcan Akkuş
Devir kandıran kandırana,
Dalarlar küçücük dünyana,
Hayaller, umttlar döner karabasana,
İçtenlikle kutluyorum. Yüreğinize sağlık.
Bu evren için yargıda bulunmak kolay .Ama son susuş sonrası için ben bir şey diyemiyorum.
Orası 2 saniye görüntülenebilse keşke.Nice yanılgılarla karşılaşacağımızı düşünmekteyim.
Selamlar Dost.
Birileri de çıkar en az üç çocuk yapın talimatı verir evlenirken gördüğü her çifte... Dünyanın ve ülkenin ahvali belliyken...
Kaleminize sağlık sayın Mehmet Çoban...
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta