Aldı,
Oturttu ahşap sandalyesinde...
Önümüzde bacağımızdan kısa cilasız bir masa.
Sanki bizden daha fazla çile bağı, lav sahanı...
Kaç kez devirdi kim bilir üzerine konulan şarapları
Kaç muhabbetin alâsını üstünde taşıdı...
Zaten bi ayağı da kısa
Ve galiba bizden biraz da yaşlı...
Şimdiler de kül kokuyor tenindeyse sigara yanığı...
Eskiden gül ağacıymış tüm sevdalıların durağı...
O anlatmadı!
ben dinledim.
Dudağımdan kuru,
avuçlarımda kendi kokusundan bir mendil.
Yüzünde ki çizgileri silemedim
Hepsi yılların artığı...
Kayıt Tarihi : 2.9.2015 19:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!