Ahşap Korkuluklu Merdivenler

Levent Yılar
48

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Ahşap Korkuluklu Merdivenler

varoşlarda üç katlı bir binanın çatı katında başladı herşey,
ahşap korkuluklu merdivenleri inerken.
daracık sokaklarında mahalle dedikoduları yapılırdı;
biz oyun sevdalıları,yağlı ekmeklerimizi yerken.
en çok birdirbir oynardık; horozum çık çık,çelik çomak ve saklambaç…
elma şekerleri dolanırdı o zamanlar macuncu abinin sopasında,
elli kuruşluk mutluluğumuz bile yarım kalırdı bazen
ahşap korkuluklu merdivenleri inerken…

bohçacı kadınların farkı yoktu,Ayşe teyzeden veya annemizden;
kalaycı,iğdeci,macuncu baloncu hepsi bizden.
evcilik oynardık okulun arka bahçesinde.
hep Ülkü ile evlenirdim ben,kıskansam da Emine’yi Mehmet’ten
ve hep boşanırdık zaten sudan bir sebeple…

kömür kokardı gözlerimiz,ekmeğimiz,aşımız ve zaman..
baletleriyle çıkarken yokuşlardan babalarımız,
sırtlarında madenden aşırdıkları kışlık odunlar,
terle karışık can kokusu çekerdi bizi,
soğuk yanaklarına değdiğinde dudaklarımız.

beş kuruşluk payımızdı ceplerdeki son harçlık
tipi tip çikletlerinin mudavimi olmuştuk o yüzden
komşunun terliğinin altında ezilmeden evvel
resimli kağıtlarıydı bizleri asıl cezbeden
ilk o zaman başladık kumar gibi yaşamaya hayatı
ve renkli misketlerle nişan aldığımız akşamlarda

salyangoz ayında ara verirdik herşeye,
diken dipleri,rutubet kokan bodrumlar mekanımız olurdu.
yağmurda dökülen salyangozları toplardık,
bakkaldan aldığımız naylon posetlere.
arada bir evlerimizden çaldığımız aliminyum kaplarla
hurdacılar çarşısına düşerdi yolumuz.
bir kilo taşlı salyangoz ve yüz gram aliminyum parasına
salçalı pide yemekti en büyük zevkimiz.
adam olurduk,iki salçalı pide ve ayranla
maydonozlu soğan kokusunda..

İmece yıkanan halılardan akan köpükleri toplardık,
köpükten balonlar üretmek için
paslı tellerin yuvarlak uçlarında,
ramazan akşamları iftar topu atmadan
ve katılmadan on metrelik yarışa…

mahalle maçlarında başladık kavga etmeye
namağlup hayatımızın ilk yenilgileri
aşağı mahalle yukarı mahalle rekabeti
daha bir hırslanırdık her yediğimiz golde
ve her yenilgisinde hayatın…
varoşlarda üç katlı bir binanın çatı katında başladı herşey,
ahşap korkuluklu merdivenleri inerken…

Zonguldak/ 4 Mayıs 2011

Levent Yılar
Kayıt Tarihi : 4.5.2011 13:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Zonguldak kömür kokan şehir,Zonguldak çocukluğumun isli şehri... merdivenlerini çıkacak gücüm kalmadı yollarının dumanını görmeden ölmekte varmış lavarı...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hüseyin Parlakdemir
    Hüseyin Parlakdemir

    Gönül dostum ellerinize şiir coşkulu yüreğinize sağlık kaleminiz daim gönlünüz güzelliklerde dolu olsun böyle güzel bir şiir yazdığınız için tebrik ederim 10 + puan

    Cevap Yaz
  • Gülsermiş Yollara
    Gülsermiş Yollara

    muhteşem güzeldi üstadım,ayakta alkışlıyorum yürek sesinizi,kocamanından kutlarım kocamanından,kaleminiz hiç kırılmasın...........
    sevgi dolu kalın e miiiiiiiiiiiiiiiiiii

    Cevap Yaz
  • Gülden Işık
    Gülden Işık

    TAM PUANLA SELAMLADIM ŞİİRİNİZİ..KUTLARIM YÜREKTEN..

    Cevap Yaz
  • Nurettin Aksoylu
    Nurettin Aksoylu

    salyangoz ayında ara verirdik herşeye,
    diken dipleri,rutubet kokan bodrumlar mekanımız olurdu.
    yağmurda dökülen salyangozları toplardık,
    bakkaldan aldığımız naylon posetlere.
    arada bir evlerimizden çaldığımız aliminyum kaplarla
    hurdacılar çarşısına düşerdi yolumuz.
    bir kilo taşlı salyangoz ve yüz gram aliminyum parasına
    salçalı pide yemekti en büyük zevkimiz.
    adam olurduk,iki salçalı pide ve ayranla
    maydonozlu soğan kokusunda..

    .........geçmişin harika ayak izleri imgelerle süslenen güzel dizeler....kaleminize yüreğinize sağlık harikaydı

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Levent Yılar