Ahraz Bir Yolculuktur Sana Aşk

Tılsımla örselenen düş artığı göğsümde
Sezgilerle dağılan bir sesin girdabındayım
Terli avuçlarımda karanlık geceler üşüyor
Sessizlik koynumdaki aşk bakışlı yar oluyor

Yasakların mabedine kanlı nehirler akmakta
Her düşünüş beni sana sürükleyen mil
Çulsuz bir aşığım şiirden çuhamın üzerinde
Mor bakışlarının efsunuyla asırlar kapanmakta

Sensin tanıdık yüzüm, hüznümün kelepçesini aç
Sustukça sana mimlenirim ben sahra gönlünde
Henüz yazılmamış şiirler gibidir sana tutkum
Gönlümde bir yudum suyum ol, ben sana muhtaç

Yokluğunun gözkapaklarında aylardan yine aşk
Uykusuz devrilişlerin koynunda seni düşünmekteyim
Hasretin fakir gönlümün denizlerinde rotasız bir gemi
Hoyratça akıp giden bir ömrün düşler hücresindeyim

Okşadıkça acılarımı sen, sürüklenirim bilinmezliğine
Yorgun dizlerim kanar, yürüdükçe yasaklı gezegenine
Ahraz bir yolculuktur sana aşk, ilticayım mabedinde
Anka kuşunun kanatlarıyla geleceğim bir gün ülkene