Bu sabah ne kadar gördüm seni
Her zamankinden daha az sürdü biliyorum
Çünkü hergün bir öncekinden daha az mutlu oluyorum
Üç dakika mı görüştük yürürken beş mi?
Üçyüz metre mi gittik birlikte beşyüz mü?
Üç yıl beş yıl değil bir ömre bedel bu üç-beş dakikalar
Belki birgün
Seni tutamayacağım o an gelecek.
Ve belki gözbebeklerinde eriyecek hayallerim.
Sonsuz arzular
Ve tarifi güç duygularım olacak belki.
Belki de hiçbir anından zevk almayacağım bu hayatın.
Uzandım toprağa
ve gözlerimi çevirdim masmavi gökyüzüne
gözlerinin yerine.
Başımı dayadım otlara omuzunun yerine
ve dinledim çimenin sesini nefesinin yerine.
At kişnemeleri uzaktan uzağa şen kahkahalarını andırdı bana.
Şu caminin avlusundan eller üstünde
Bir gün bir mecnun kaldırıldı
Ardından söylenenlerse şuydu;
Yaşamak onun da hakkıydı
Çünkü yeni yeni tanıyordu yaşamayı
Ucundan kenarından girmeye çalıştıkça yaşama
Seni bildim bileli anlam kazanan günlerim dağların ardında kaldı
Sen konuşurken dudağından dökülen berrak sular bozuldu
Ağaç altında verilmiş kısa bir mola olarak kalsam da hayatında
Sen bende çağlara sığmayan ilahi emir olarak kalacaksın
Sildiğini biliyorum hayatından ve unutsan da inan hiç gücenmem
Çünkü sen benim aldığım her nefeste ayet ayet okunacaksın..
Elimde ne mektubun, ne de bir tek resmin var
Duvarlarla konuşurum, aynamdaysa ismin var
Sığmıyorsun diye yüreğime sakın bana gücenme
Çünkü o yürekte yine senin cismin var
Beklemek çok tatlıymış, murat alanlar diyor
Bu sabah keyfimi kimse kaçırmasın dedim
Onun için pencereden yavaş yavaş gelişini izledim
Şu an sokağın dibi görünüyor, içi bomboş
Çünkü sen yoksun...
Camlarda birgün öncesinden sesimin izleri takılı kalmış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!