Sen gelince konışmiycam
Koltuklar anlatsın seni
Her sabah odaya güneş girsin diye
Hiç açılmayan penceremin perdeleri
Kapının eşiğindeki aç kediler
Hep kilitle açılmaktan usanan kapımız
Pencere eşiğine sığınır anılar
Gözlerimde birikir geçmişim
Tarifi vardır artık acıların
Beyaz teller arkasında gençliğim
Karanlığı doğurur Güneş Batıda
Kan kırmızıdır şafağın gözyaşları
Sol yanı ters akan nehrin isyanı
Etrafında saf saf kelebekler karıncalar
Ovaları dağları aşarken
Saftır kendini bildiği yerde tek kalanlar
En çok da bu zamanları severim
Hani çocukların iftarı beklerken
Seksek oynadıkları zamanı
Yarası kabuk bağlamış toprağın
Islanmadan yumuşadığı vakit
Mesele derin
İlahi bir Aşkla sevdim seni
Güzelliğin Cemal’in tecellisi
Papatyadan ellerin
Giyinince mor menekşeden elbiseni
Nice uzun yollardan geçtim
Karlı tepelerin ılgıt ılgıt eteklerinde
Deli rüzgârlara kafa tutan
Kuru bir yaprak misali
İçimde düşen dünyamın en güzel masalı
Kanayan gözlerimde çağlayan nehirlerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!