Hep aynı şarkıyı dinlerim resminle
Yıllar çıkıp gider aradan
Geceler korkar karanlığımdan
Ne sen, ne başkası
Ne de ana acısı
Oluruna bıraktığım sevdamı
Dün serdim gözlerimin önüne
Gördüm yaşadığım hatıraları
Yürüdüğümüz yolları
Tozlu bayırları, çayırları
Üzerine bastığın yeşil çayırları.
Giderim
Alırım kendimi yalnızlığımın kollarına giderim...
Bir kendim bir de cebimde resmin,
Önemli değil yaşadıklarım artık.
Giderken kaldırmayacağım kafamı, bakmayacağım
ne var önümde hangi taşlar.
Ey hayat!
Güneşini neden alırsın şehrin?
Sevdasını, aşıklarını....
Aşkımı neden?
Şafak hiç olmadı ki bu şehirde
Feryadını duydum çığlıkların,
Aklıma sen geldin,
Tattım sensizliğin acısını,
Mevlamdan ölümümü istedim,
Ama sensiz ölemedim...
Duyduğum şu gök gürültüsü,
Oluk oluk akan sular,
Islanan ağaçlar yalan değil.
AŞK ' ta yalan değil...
Şu yokuştan akan seller,
Yaşamak için doğarsın acıyı...
İçine taşar yağmurun
Veremeyince dışına...
ve
Yüreğime yazdığın adını,
o ela gözlerini,
kısa saçlarını...
O çocuksu laflarını
o kahrolası sevdamı,
beyaz ellerini
gidişinde, hangi taşlara vurayım başımı?
hangi akşamlarda duyarsın feryadı mı?
her akşam içimde bir hicran, gönlümde nem olur,
ve yokluğundan hatıra, kalan gülüşün olur.
kalır içimde garipçe bir duygu
gidersin gündüzün al yanazında
Yalansa yürüdüğüm bütün yollar,
Yemyeşil ağaçlar...
Rengarenk çiçekler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!