Mesut olmak ırak kalır gönüle
Fani can sever yaş düşer gözüne
Aşk, feryatlı söyleyiştir dillere
Bu hazan da gitmek hiç elzem değil
Yavaştan mahvoluyorum yok çare
Konuşmasa bile bazı şeyler gözünden okunur
Onca gözyaşım ırmak olmuşken yağıyordu yağmur
Dolup taşıyor her yer gönlüm bir tek resminle avunur
Ne tutunacak bir el var ne de önümü aydınlatacak nur
Geçiyor yazım, kışım ve tatlı ilkbaharım
Ağrılarım kemiklerimi çatırdatıyor,
Bedenim, sanki bunca ızdırap ile yeniden doğacak.
Geçmişten gelen sesler kulaklarımı çınlatıyor,
Yaşadıklarım, elbet bir gün son bulacak.
Benim için bir telefon kulübesi hayal et,
Doludur hüznüm bu aşka
Döksem taşar deryaya
Bu da varmış yolunda
Titriyor gönül kavuşamayan sevdaya
Yaşıyorsun hala kalbimin tam ortasında
Yeniden, derinlere batıyorken gün,
Güneşin ışığı gibiydi keskin gülüşün.
Bana Güneş işlemiyor, en soğuk benim,
Suretin belirirse eriyordu tenim.
Özgürlük nedir, nasıl kaybedilir ?
Nerede o eski günler içime kazıdıklarım
Aklımın savaştığı duygusal zamanlardayım
Her şeyin bitişine tamamım sensizliğe alışamadım
Gidenin geri gelmediği ızdıraplı hayattayım
Onu kalbimin en dibine mıhladım
Uzak uzak âlemlere dalmaktayım
Bir yanımda acım diğer yanımda çayım
İçimde bir arayış var aynı zamanda kahrolmaktayım
Sanki 16 yıldır her saniye seni aramaktayım
Omuz silker feleğe tekrar uyanırım
Ben Timuçin gibiydim aşkın ile Yunus oldum,
Mehtaplı yüzünle kalbime sahip oldun.
Sen gönlümde teksin hep böyle oldun,
Unutamam seni şiirlerimin ilham kaynağı oldun.
Bu kişi sana çok vurgun,
Sevmiştim seni ezelden
Yerleşmişsin yüreğine geçmişten
Atamıyorum gönlümden
Yolunu kaybetmiş cennetten
Bu kadar sevmem hangi sebepten
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!