Üsküdar da bir şafak vakti
Yine bıraktığım yerde duruyor kız kulesi
Gün baş ucundan usulca doğarken
Duyulmuyor başka birşey martıların sesinden
Doyulmaz bir hoş seda bu
Kulakları sağır ediyor uğultusu
Sevmek hayatın en virajlı yolu
Bende meçhule giden bu yolda garip bir yolcu
Görüyorum yolun sonundaki uçurumu
Gaz pedalına yükleniyorum bile bile sonucunu
Zaten yitirmişim ben hayattan umudumu
Ve...
Buğulanmış penceremden
Ağlayan çocuklarını emziren
Bulut anneyi izlerdim ben
Şefkati daha küçük bir çocukken
İşte böyle öğrendim ben
Ben yaptım bu cehennemi
İçinde kendimi yakacağım
Dostunu seven günahkar kalbimi
Ateşle cezalandıracağım
Ateş alevleniyor git gide
Vücudum dönüşüyor bir avuç küle
Abim YUNUS'a
Yengem NURGÜL'e
Bir gül var ki:
Rengi,
Ne sarı
Eğer yaşamak yürümek ise;
.............................................................yürüyorum.
Hızlanıp koşmak ise;
.............................................................koşuyorum.
Koşarken takılıp düşmek ise;
.............................................................düşüyorum.
Ölüm dört harfli mi?
Aldığım nefesi geri verememek mi?
Bu kadarcık mı?
Bu kadar kolay mı?
Yoksa ölüm
Sekiz harfli mi?
Büyüme be küçüğüm büyüme
Hayat harcar seni
Dönüş yok bir daha bebekliğe
Sonra özlersin eski günleri.
Özlersin misketlerini
Harun gel yanıma
Espiri yap gülerim belki!
Nurdan gül deme bana
Ağlarken nasıl güleyim ki!
Geceler aynı yine
Aynı karanlık aynı yıldızlar
Aynı ay dede
Ben kendimi bildim bilelide böyle
Zalim sanki yemin etmiş değişmemeye
Meydan okurcasına geçip giden ömrüne
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!