Baharı görüyorum gözlerinde,
Baktığımda; ağaçlar çiçekleniyor,
Kuşlar cıvıl cıvıl cıvıldaşıyor.
Yüreğimi kuşatıyor bakışların.
Güneşi görüyorum gözlerinde,
Ey dağlar!
Seslensem duyar mısınız içimde hüzünle patlayan kıyameti?
Pare pare olmuş ağaçlar gibi yüreğim.
Dallarım dayanıksız, bir kuş bile konamıyor tepesine.
Adım adım yaşlanıyor gençliğim.
Nerede o bahçeler, o güller, o güzel yüzler ?
Sabaha karşı bülbül öter çak çak
Derdi mi var acep sesinde hüzün
Hasret sarmış seni ondan çak çak
Ötme be garip garip boşa hüzün
Gece yarısı, dört civarı...
Kıvrım kıvrım kıvranan bir gönül...
Bütün umutları ve umutsuzlukları sırtlamış.
Uyuyamamış, bir kağıt almış eline, bir de kalem.
Önce dünyayı tanımak için çabalamış,
sonra insanları...
Bülbül gibi feryat etsem
Dertlerimi dindiremem
Gönlümü bıçakla deşsem
Sen varsın gönül bağında
Felek döndükçe kederli
"Bir varmış, bir yokmuş" diye başlar masallar,
Bir bardak su dökülür üstüne, öyle kesilir en tatlı rüyalar,
En yürekli sevdalar bir hiç uğruna bitirilir,
En güzel günler yağmurlu havalarda belli olur.
Yüreğimden damlayanları döksem kağıda;
Sadece iki heceli yazı kalır,
Gerisi müsvedde..
Zülfün diyardan diyara rüzgara esir,
Ben gönlüne...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!