Ahmet Kısa Şiirleri - Şair Ahmet Kısa

Ahmet Kısa

Doksan Yedi senesi Altı Mayıs gününde
Bir güneş gibi doğdun sabahın sürgününde
Neşe saçtın gönlüme huzur buldum ününde
Yüreğimde bir seda güller açan yazımsın.

Sen benim nazarımda büyümeyen goncasın

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Milletin vekili, hep düşeş atar,
Hepyekçi memurlar, yan gelip yatar!
Çok çalışanlara! Bin beş yüz zam var,
Kan ağlayanlara, keder ve gam var.

Davul, tokmak sizde, çalın ha çalın!

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Kuru öksürüğe, yorum eklerler,
Virajda sollayıp, yolda beklerler,
Rampada hızlanır, düzde teklerler,
Gülleri pas geçip, kaktüs derenler.

Ne bir ölçüsü var, ne de kafiye,

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Perdeyi çektiğim an odamda,
bir yalnızlık ürpertisi kapladı içimi...
Gergin bir rüzgâr esti kulağımın pasına...
Ruhumu törpüledi biteviye,
ahraz bir gecenin çığırtkan senfonisi...

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Başım beladayken, kredi kartıyla,
Tanıştım TOKİ’nin cazip! şartıyla,
Kafa mı buluyor, bunlar bizimle?
Bu beton delinmez, yapsan azimle.

Kalite kallavi, fiyat çok cüzi!

Devamını Oku
Ahmet Kısa

A ldığım her nefes, attığım her adım senin eserin,
N e yazık ki artık yoksun, acın bende çok derin,
N asıl yanmasın ciğerim, nasıl gülsün gözlerim,
E llerinden öptüğüm Anneler Günü'nü özlerim...
L âkin bulamam, Sen artık cennet vatanındasın,
E n huzurlu uykularında, meleklerin yanındasın...

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Benliğimi büsbütün saran
sevgilimi arıyorum,
Köşe bucak geziniyor,
her yeri tarıyorum,
Dönüyor dolaşıyor,
Hep aynı yere varıyorum,

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Tuzun kuru, karnın tok, sırtınsa hep pektir,
Etsiz yemek yemezsin, gömleğin has ipektir.
Zannetme patiskaya hiç bir zaman değmezsin,
Kapanınca gözlerin, başını kıbleye eğmezsin.

Çokça ahkâm keser, mangalda kül bırakmazsın,

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Yüzler gülmüyor,
millet yoksul, fukara
Parasızlık, geçim sıkıntısı,
hep içimizde kanayan yara,
Allah düşürmesin kimseyi
kıtlığa, dara,

Devamını Oku
Ahmet Kısa

Kalbimi cezbetti, asil duruşun,
Canıma kastetti, gâfil vuruşun,
Kaderin cilvesi, o kahpe kurşun,
Saplandı sîneme, bir bıçak gibi.

Yuvadan kovulmuş, bir bağ serçesi,

Devamını Oku