Geçmiş çoktan zaman, dönülebilir mi geriye?
Edilen beddualar işler mi aklı olmayan deliye?
Ne yaparsan yap olmaz mı hile-i şer’iye?
Adım varsa bir palavrada bana ait vardır bir reddiye.
Yad eder bazen insan kendini
Hatırlar eski biyad ettiklerini
Bıraktığı güzellikle anar kimini
Kiminin unutmaz kalleşliğini
İçinde saklar birikmiş kinini
Sanki akrep,yelkovandan hızlı
Takvim yaprakları saniyeler gibi
Gözlemek zor, bir gece bir gün
Bir kırpma ay
bir kırpma güneş
Üşüyorum,soğuk artık her nesne
Hayaller kurduk ya biz hep çocukken,
Sevip kavuşamadık ölmek çok erken.
Aşkımızı anlattık bitmez hiç derken,
Umursamadın bile limanımı terkederken.
Koparmış halatları gidersin şimdi,
Kendi içimdeki politikalarım
Sizlerde bıraktığım klasik anılarım
Vardır gizlim bende saklarım
Düşün ki namluya alışık şakaklarım
Kifayetsiz değil, vardır olan lafım
Yokluğuna saygımdan susarım
Sevmem ne anlatırım ne saklarım
S h b g d
Benden çıkar hep arıza zarar
Gerçekten çok seversin ya, birini,
Herşeyi yaparsın onun için.
Fakat silemezsin alın kirini.
Artık çok vaktim var keşke demek için.
Seviyorum dedikçe bende dedin,
Akıp giden damlalar
Hayatımı baştan çıkardılar
İster miydi,hiç sormadılar
Ağlayan,bir vebali kaldı arkada
Akıbetine edildi hep dualar
Şakalarımdı huzursuz mutluluğum
Yaramaz, rahat durmaz çocukluğum
Acı yaratır, aratır beni yokluğum
İnan kan dökecek, verdiğim son soluğum
Öğretilen nedir ki, öğretilmeyen haz verir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!