Ahmet Ekinci 2 Şiirleri - Şair Ahmet Eki ...

Ahmet Ekinci 2

menzili sapmış bir genç olmak utanç verici artık. zihinsel ve ruhsal yıkımlar sonrası çöküntüye uğradım. kendi çabama sarılmış olmam çıkışsız bir döngüye sürükledi beni. belirsizlik ve bulanıklık içsel bir rota olmuştu. ben duygusuz durumların içinde duygulu bir adam olarak var olmaya çalışıyorum. kendimi inşa etme konusu kendimi yıkma konusuna kıyasla alt seviyede. değeri ya da gücü azalmıştı karekterimin. artık hapsolmuştum inkar etmemeliyim. uçurumun kıyısında zihinsel bir boşluktayım. kuyu da benim derinlikte. pistol artık bana dönüktü,sarmal bir obsesyonun esiri olmuş,ölgün bir adam taşıyordum.

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

Ölüm, elinde keskin bıçak,
evvelâ yüreğimi kesti geçti.
Kaderimin üzerinde ahkam kesen ağız,
şimdi yolluyor sözlerini;
işte geliyor,
işte geliyor,

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

Etiyle yiyişiyor bir genç,
hayatın ağır yelesine karşı,
yaşlı bir at üzerinde savaşıyor.
Bütün tanrılar meşgul kendisine,
inleyen genç bir adama karşı,
hiçbir plan yapılmıyor kimse tarafından.

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

karanlık bir lamba var ve sen içindesin
omuz omuza çarpışıyor bulutlar
ve sen gök gürültüsünün içindesin
ellerim aydınlık ama yüreğim fena karanlık
omuz omuza çarpışıyor bulutlar ve sen bulutsun
bir kasırga çıkart ve yüreğime şimşek çak

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

başı bozuk bir pistolum artık. kendimin ucrasında dönüp dolaşıyorum. attığım adımlar bir ileri, iki geri. usandım artık içine düştüğüm girdaptan. delinin biri kuyuya taş atmış da o taş sanki ruhumun en derin yerine oturmuş gibi ağır bir beden üstünde yaşıyorum. tek seferlik bir ağunun altında kalmış gibiyim, ötesine varamamış ve büyük bir çabanın da olmayışının tesirinde bulundum. yanlış bir adam olmamak için yalnız bir adam oldum. kötünün direnci mevkisiz bir adam etti beni. yaşama gözüyle bakılan dünyaya aşama gözü ile seyre daldım. yığılı bir urtubanın altında boynu bükük bir sümbül oldu temelim.




Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

Şu zalim şüpheye müstehak ölüm.
İmgelerden yaratılmış hayata karşı,
pelerini belirsiz kahramanlar var.
Sinesine merdiven dayanmış tabutun,
sahibi kimdir diye bakılıyor aynalara.
Sessizliği içinde boğuşan insanlar,

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

bir süredir mide bulantısı yaşıyorum. talih vursada feleğe bir kaza sonucu göçüp gitsem diyorum. yaşayarak ölmek teşhisi koydum içinde bulunduğum duruma. bir lambanın altından yalnızca gölgem geçiyor bedenim değil. karanlıkta aydınlanıyor ve karanlıkta hissediyorum yaşadığımı. ağırlığı oluyor attığım adımın ve izi kalıyor mermer üzerinde. arsız bir belanın sancısını çekiyorum bu yaşam diye kurulmuş dünya üstünde. aç gözümün yaşamaya tok bir midesi var.

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

bünyevi bir kopuşun içindeyim. haylamaz artık beni insanların terk edişleri. çünkü artık kendime usul bir yabancıyım. kendime yabancılık duyma konusunda partizanlık yapıyor bana benliğim. işgal altında insani bir direniş sergiliyorum. bu nedenle bana bağlı olmayan sivil acıları en derinime işlenmesine karşın savunmasızım. herhangi bir ortamda adıma dair yaşayan bir kanıt bulamıyorum hiçbir zaman. toplum ve baskı ki beraberinde getirdiği saçma düşüncelerle hayatım veya yaşım konstekst bir durumda yer almıyor. tüm bu keşmekeşlerin arından üzülmeyi bıraktım. hayat bağımdan koptu. beni yaşadığıma dair gösterecek metaforik bir anlam taşımıyor dilim. mutlu olmaya karşı mevzi almış ve mevki olarak bir urtubanın içinde hal alıyorum.

Devamını Oku
Ahmet Ekinci 2

üşüyorum kadın gözlerinin olmadığı yerde,
aşka adım atamıyorum senin yüzünden.
şu anlatılan gökyüzünü henüz mavi göremedim,
çok kapıdan geçtim de senden geçemedim.
dizemedim peşin sıra anılarımı seninle,
toprağa pay edemedim arkası kesilmez dertlerimi.

Devamını Oku