Bütün olmayan şeylerin kıyısına
Demir atıyorum umutsuzca
Kalabalık sokakların ortasında
Islık çalıyor ve şarkılar söylüyorum
Bu gece,caddelerde dar sokaklarda yağmur
Önce; unutulan bütün şairlere selam
Zamanında deli dolu mısralar yazanlar
Şimdi kara toprağa evham olmuşlar
Silik hatıralar yetmemiş tarihe tutunmaya
Belki eski bir şiir kaldı dudaklarımızda
dudakların uykularıma bir nehir gibi akardı
yırtılan gökkubbenin ıssız ormanlarından
pencerenin önünden hep bir yabancı bakardı
seni durmaksızın kaçırırdı uykularımdan
mavi bir göğün üzerinde el ele gezerdiniz
Sende biliyorsun
Bir şeyler var aramızda
Gözlerinle görmesen de
Yüreğinle hissetmesen de
Ölü bir denizin ortasında
Yosun tutmuş meçhule bir giden yolda
Şimdi yeis vakti;
Her gidenin ardından bir veda
Kalanların ufukların da bir vefa
Kirli sokaklar puslu barut kokusu
Akşamlar kırılmış testi gibi su uykusu
Biz yorgun şiirin mısralarıyız
Geceler içine sığındığımız bir tapınak gibi
Kırık kanatlarımız kuşları kıskandırıyor
Resimlerimizin de hep bir yanı hoyrat
Bu çılgın kalabalığı aldırmadan koşuyoruz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!