Ahmet'e Mektup Şiiri - Ömer Gündoğan

Ahmet sen tatile gittikten sonra
Ökkeş'le Muhuttin barıştı gardaş
Yanda tütüncüler kırıyor para
Yapraklar kıvama erişti Gardaş

Eski acur salatalık söküldü
Sana nisbet yeni tohum dikildi
Ökkeşin' Tarladan eli çekildi
Bu iş muhittin'e zorişti Gardaş.

Seni bizden ayrı gayrı saymadık
Avarlığın susuz koyup baymadık
İş yerini birgün ıssız koymadık
İşçi keşik keşik erişti Gardaş.

Sifli sifli durur Eshabil yine,
Meyve sebze toplar hep döne döne,
Bizi geçmek için atılır öne,
Çalışa çalışa buruştu Gardaş.

Tayin alıp gitti Çolak mustafa
İstemem olmasın helak Mustafa
Balıkesire oldu ulak Mustafa
Anası Babası Maraşta Gardaş

Mehmet Ekici'nin dili konuşmaz,
Üç kelime edek desen yanaşmaz,
Dedikodu ile daha tanışmaz,
Onun kide farklı duruştu Gardaş.

Davut gelir gelmez mutfağa bakar,
Pis görmesin lafı alnına çakar,
Değişmez herşeyi kafaya takar,
Kâğıt kalem işe girişti Gardaş.

Acaroğlu Mehmet keyif sürüyor,
Ömrünün son demi bir gün görüyor,
Maraş otu cepte kağıt sarıyor
Akşam sabah yiyor erişte Gardaş.

Tilki Alirza tek tek dişin çektirdi
Damağana impant maden ektirdi
Ne servis geç kaldı nede sektirdi
Oda arabasın sürüşte Gardaş.

Arada muhabbet gereğinden çok,
Yemek aynı yenir tüm mideler tok,
Küs olan şu anda Allah kulu yok,
Herkes birbiriyle görüştü Gardaş

Öğlen girme suya sıcaklar vurur,
Bıraktığın gibi iş yeri durur,
Kadro verme işi gizemin korur,
Gelecekte nolur karıştı Gardaş.

Ahmet im çalışır personel seri,
Hiç kalmadı desem ham meyve yeri
Ömer'im kurumaz milletin teri,
Mahsul toplamada yarıştı Gardaş.

24.08.2019