Arabayı ani bir hareketle köprünün üstünde durdurdu,kapıyı açtı koşarak bir çırpıda korkulukları aştı parmaklığı tırmandı ve
bir an bile tereddüt etmeden kendini yukarıdan bir gelin edasında süzülen hırçın maviye doğru bıraktı.Hırçın mavi ayaklarının altında gittikçe büyüyen bir sonsuzluk gibiydi.Birden sırtında çok uzun ve yorgun yılların ağırlığını hissetti.Ne çok yaşamışım diye düşündü.Tatlı bir hoşluk kapladı yüreğini uçmak nede güzeldi.Birden tüm yaşamı bir film şeridi geldi önüne.Çocukluğunu anımsadı haylaz çocukluğunu,nasılda üzmüştü annesini hep umursamaz tavır
ları ve inatçı yaramazlıklarıyla; güldü özür diledi annesinden yanağına bir buse kondurarak ve herkesten özür diledi ağla_
yarak.Zaman şimdi onsuzluğun gerisinde en son bıraktığı yerdeydi:İlk gençliği düştü aklına sonra.Bıyıklarının ilk terleyişi
ilk erkeklik,ilk cinsellik ve ilk deneyim.Elbet tattığı ilk aşk.Bir_
den aklına düştü eli yüreğine gitti,yüreğinden hiç atmadığı
Gidiyorum şimdi
Vedasız bir gidiş
Ertelenmiş bir yolculuk hüznüme
Bu gidiş bir kaçış değil
Yorgun bedenimde yeni bir doğuş.
Sevgisizlikler içersinde sevgiyi arayış nedenim
Adam hergün yinelenen bir oyunun perdesinde yerini aldı.Tek kişlik bir oyundu bu.Tanıksız br aşk,denizin ertelenmiş maviliklerine kesilmiş bir bilet.O yasak meyvelerden bilerek tatmıştı ateş bulaşmıştı üzerine bir kez.Peşini bırakmayan gözler ona her istediğini yaptırabilen
hiç anlaşamadığı bu yürek onu şizofreni yapmıştı.Sank dokunuverince bozulacak bir büyüy.Neydi bu aşka olan tutku bu kaçıncı kurban ediliş.Delik dşik edilmiş bu yürek ile nereye kadar,bu nasıl bir vebaldi Tanrım.Hep uzak olmaylıydı,sırlar sislerle örtülmeliydi aşk.Tanrı böyle aşklar için vermişti yüreği.İçi sürekli çığlık çığlığa dışı lal'di.O aşka düştüyse bulutlara kan denize mavi düşerdi hüzün mecruben yağacaktı.Onu düşlerinden kaç kez kapı dışarı ettiysede kalbi hükmünü sürer onu iptal ederdi.Son olmalıydı bu,yanılgılar denizinde beyaz bir sandala tutunmak,sadakatin kitabını yazmak,bir şiirle çığ düşürmek istiyordu.Ona yenilen bütün kadınlara inat şimdi benliği bu kadına yenilmek istiyordu.Son olmalıydı bu son kavga.Hiç izin kullanmadan üç vardiya sevgi üretiyordu emrine verdiği emekçi yüreği,emeği helaldi.Son bir aşk yaşamak istiyordu
diğerlerinde kaybettiklerini onda yaşamak; ve nehirlerin sonundaki şelale gibi bu aşk bir finaldi.Her zamanki gibi minibüste karşılaştı yine,hep bir sonraki duraktan binerdi.Kalablaık olur bazen ayakta kalırdı,tam yer vermek isterken bir başkası verirdi.Ama nasılsa yanıma oturdu selamlaştı göz göze geldiğimizde.Gözlerime baktı gülümsedi,gözleri yüreğime aktı bulutlara sevgi düştü yağacaktı mavi mavi.Sustular epeyce bir zaman.Nerden diye sordu,yıldızlardan dedi kadın yıldızlardan.Bir ışık parladı gözlerinde bir köz düştü yüreğine kadın kayboldu.Çok uzaklardan yakın bir ses Sana dokunabildiğim kadar benimsin,beni anlayabildiğin kadar seninim dedi.Ve Aşk onlara yakıştı.
(ADS/1.11.2004)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!