Zulmün kadar zalim, yaşayamadığın kadar alim sen!
Hayasızca gülene yaren, edebiyle ağlayana lal olan sen!
Taşıyamadığın kadar ağır,öteki terazide tüy olan sen!
Gece gibi kalbinle, kameri parlak yüzüne Bir olamayan sen!
10'u görmeyen Bir virane,her dem Sıfır olabilmiş sen!
''Önce sen''den geçtik, biz diyemeyen hep, ''ben''leyen sen!
Bana üç şeyle anlat kendini diye sordular...
Dedim: SÜT,YOĞURT,AYRAN...yeter mi?
Dediler: Yeter...
Dedim:Yeter tabii....
Sen içdinse yayıktan ayran bilirsin dersin yeter...
Gezmişsen Kırkpınar yaylasını dersin yeter...
amour et étoiles
DESİNLER; BU KERVAN YÜRÜMEZ! ÜLKEM NE YAZAR?
BİZE SENİN GÖLGENDE HER KIŞ; YAZ VE BAHAR...
VS.
ESKİ KIRKBEŞLİK PLAK GİBİ DEĞDİKÇE BİR İĞNE YÜREĞİNE,
ÇIKAN HER NAĞME LOKMAN DEVASIDIR YARALI SİNEMİZE...
Can bilmez misin?
Şaşmıcak yine o terazi...
O kalblerin gizlediğini de bilir
gözlerin hainliğini de...
Konur o kefeye zulmü de zalimin,
dökülen her tane gözyaşı da alimin...
Bir aman dilerim Allah'ım senden,
Bir de insan! İnanan insan.
Çünkü bilirim,
Gazabın pek bi elimdir mahşerde.
Ve de insan olursa (i) ki
Başka bir kalpten noksan!
Değil miydi şifa olan ''ağlayabilmek'' 7* insan elinden gelse de zulüm?
Değil miydi adı ''İstiklal'' uğruna düşse de bedenim bulsa bile izimi ölüm?
Değil miydi içtiğimin tadı ''şerbet'' nidalarla giydiğim bu elbise ise ''şehadet''?
O vakit ne beklersin çık sokağa ''ÇANAKKALE GEÇİLMEZ ulann'' haydi inlet.
Bir hayat istiyorum...
Şiir kadar güzel, yılları ezbere okuduğum.
Ve bir kahraman,
Bir yoldaş istiyorum,hayatı onda bulduğum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!