Ahhh Lidya matemlerin asılı kalmış yüreğinde
saçılmış düşlerin etrafa
bak bir bir kaçıyorlar senden
hadi tut topla birer birer kenarlarından yavaşça
öyle yavaş tut ki incinmesin düşlerin hayallerin...
Ahh Lidya bir bilsen sana olan hasret özlem çığ gibi büyür içimde
aşkın susamışlığı kahrediyor beni
sonsuzluğun puslu matem rengi boyamış boydan boya saçlarımı
bakır rengi saçlarım dönmüş bilmem hangi renge
ah bir bilsen sensiz gecelerde sana uykuya hasretim
uykusuzluğum çöllerden akan su vahasında aratıyor seni bana
kimsesizliğin boğucu esaretinde sana olan yakınmalarım duyulmuyor
hayalin her an her solukta ensemin kıvrımlarından aşağı bir ürperti ile dolanıyor belime
sessiz dokunuşların iniltisi yakıyor bedenimi...
Ahhh Lidya dokun yüreğime sessiz çığlıklarınla
ateşten bir yürek değsin yüreğime yanan ateşime
dökülen her damlanın serinletici ferahlığında düşür gözyaşlarını üzerime
o an gülsün gamzeli düşlerin yanaklarından
serilirken saçların kollarımda bir büyü kaplasın bedenlerimizi
uzak diyarların seyir defterlerinde yazılsın adımız
ve sen aşılmaz diyarların sultanı
gözlerinden dökülen her damlanın suya bıraktığı izler gibi saçıl deryalarıma...
Ahhh Lidya sokul bana
sıcaklığın üşüyen bedenimi ısıtsın
öyle bir ateşle yak ki beni
senin sonsuz ateşinde kavrulayım
ve biz bu sonsuzluğun içinde kaybolalım...
Kayıt Tarihi : 1.7.2010 22:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!