AHH HU SAM AHH
ahh Hu Sam ahh
sendin demek o çakır gözlü özel adam
akşam pazarlamacı, gündüz dilenci rolünde
sokağımızda dolaşan sendin demek
köşe bucak arkandaydı o uygun adımlar
durakları mesken tutardın erkenden
ben binip uzaklaşıncaya senden
arada seninde bindiğini görürdüm
arka kapısından halk otobüsünün
yol parasını vermezdin ama
iç cebinden bir kartla geçinirdin
ahh Hu Sam ahh, neyin peşinde dolaşırdın
otobüsler neyse de
dolmuşa bindin mi para isterdi şoförü
taksiye binsen de kesenden giderdi
ahh Hu Sam ahh, yürümemin tarzından sana ne
nereye gidip neler yaptığım
kimlerle konuşup kimlerle oturduğum
ne çok yol gittiğimi bilirdin oysa
ayak üstü atıştırdığımı da çoğunlukla
bir kenar mahallede oturduğumu da
evimi bilmezdin Hu Sam şansına küs
bir evim olmadı ki bilesin
ahh Hu Sam ahh, ne de çok severdin ya beni!
elinden gelse kuştüyü yatağa atardın ya!
sahi neyimi severdin Hu Sam
benimki de iş miydi yani, sana inat
evin önündeki duraktan geçer
yürür, bir kaç durak giderdim
sense boşuna yorulurdun arkamdan
gözden kaçırmamak için beni
benimki de iş miydi yani
bile bile, seninle yürür gibi yapmalarım
birileri daha gelirdi geçtiğim yerlerden
sen onları bilemezdin Hu Sam
sana alıştım be Hu Sam
her ne kadar görmezden gelsem de
sana alıştım ister istemez
yoksul kıyafetinin altına gizlenmiş
haline de acırdım her ne hikmetse
seni tanırdım be Hu Sam
beni tanıdığından daha fazla
seni tanırdım inan ki
ahh Hu Sam ahh
beceremedin gitti şu ellerimi bağlamayı
yüzündeki soğukluğa alışmadı sokaklar
yüz yüze gelmektense izledin bu yüzden
tabancan sırıtıyordu
sol kolunun altındaki kılıftan
ahh Hu Sam ahh, her yeni insan için
başka bir ad mı gerekliydi sana
bizim mahalleyi seçtiğinden beri
başka ad başka kıyafet de demekti
Hu Sam olarak bildik seni
hoş, yüzünü bir kez gören
bilirdi de meraka vardırmazdı adını
köşe başı büfeleri adresindi
ama sen tanışırdın bir yolunu bulup
arada bir-iki tek attığın da olurdu
kim bilir hangi siteden, kaç paraya
sana hizmet edenleri bulurdun
sahi eşin, çocukların var mıydı senin
çocuğunla oynar mıydın
bir araban, arabanın sigortası... falan filan
adını anmayacaktım aslında, sonra düşündüm
nasılsa benim için almıştın o adı
kenar mahallenin Hu Sam’ı!
ahh ahh, sayemde dolaştın sokak sokak
bütün Ankara'yı öğrendin
yetmez mi Hu Sam arkamdan geldiğin
günübirlik rapor verdiğin
vahh Hu Sam vahh, duydum ki bir işe yaramamış
arkamdan onca yol teptiğin
çabaların boşa gitmiş olmalı
yol, yemek paraları keseden, ne kaldı ki
vahh Hu Sam vahh, seninki de iş mi yani
bırak gitsin bu mesleği
(Adsız Fırtınalar Doğuyor)
Ercan CengizKayıt Tarihi : 23.7.2006 15:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)