Mavişin bir kediyim;
Bağdaş kurmuşum,
Kutbun en yalçın buzdağının,
En yüksek platosuna…
Çok seneler öncesinden bellediğim
Bir tek oyunu oynar dururum;
Bir solumda,
Bir dişlerimin arasında,
Bir sağımda,
Bir dişlerimin arasında kuyruğum.
Görür gibi olmuşluğum var güneşi
Ama ağladığı zamanları iyi bilirim;
Anlarım burun çekişlerinden
Güneş, şakır şakır buz ağlar.
Mavişin bir kediyim kutupta
Yeşil bıyıklarımdan ter damlar.
Keyiflenirim;
Kardaki zikzaklı kızak izlerini
Kuşbakışıyla gördüğümde.
Bilirim;
Menzilimin yakınından geçen
Kutup köpekleri tedirgindi yine…
Böbürlenir, kasılırım
Ki o ne kasılmalar
O ne kasılmalar
Bıyık altında tutamam gülüşümü,
Bıyığımın üstünde kahkahalar…
Huzurluyum
Huzurlu olmasına da
Şu cam pipetli balıklar var ya;
Ta ötelerin ötesindeki o çölde
Kımıl kımıl oynayan...
Rengârenk cam pipetleriyle
Çöl kumu soluyan.
Durup da kulak kesilirler ya bazı
O, gamsız balıklar
Diken diken olur mavi tüylerim,
Sarı yüreğim hop hop hoplar.
Mavişin bir kediyim;
Kuyruğumun ucunda zamanlar…
Huzurluyum,
Huzurlu olmasına da
Ah şu cam pipetli balıklar!
14.4.2010
Sadi AtayKayıt Tarihi : 15.4.2010 01:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ta ötelerin ötesindeki o çölde…

sevgimle daima
şiir akışı vede okunuşu
okyucusunu yormayan
oldukca etkileyici bir paylaşım olmuş
başarılayın devamını dilerim
TÜM YORUMLAR (4)